Cuma, Mart 29, 2024

Son Haberler

İlgili Yazılar

Amerika Ulusal İstihbarat direktörünün Trump’ın seçim kampanyasına katkısı

Politico dergisinin  belirttiğine göre Amerika seçimlerinde İran’ın müdahalesi bağlamındaki  Can Ratcliffe iddialarının istihbarat kurumlarının değerlendirmesi dışında yapıldığı, gün yüzüne çıkıyor .
 Geçtiğimiz hafta Ratcliffe düzenlediği basın toplantısında, ” seçmenleri korkutmak,  sosyal huzursuzlukları yoğunlaştırmak ve Başkan Trump’a darbe indirmek”  amacıyla İran tarafından Amerikan seçmenlere bazı elektronik postaların gönderildiğini  iddia etti.
 Aslında söz konusu basın toplantısının ekseni Demokrat seçmenlere  Trump’a oy vermeleri gerektiği ikaz edilen tehdit içerikli elektronik postalardı.  Ratcliffe’in çelişkili açıklamaları çok ciddi bir soruyu gündeme getirdi, ” acaba Demokrat seçmenlerin Trump’tan yana oy kullanmaları için tehdit edilmelerinin halen Başkan olan Trump’ın nasıl zararına sebep olabilmesidir?  Amerika istihbarat topluluğu iddia edilen elektronik postaların gönderilmesinden sadece 24 saat sonra nasıl böyle kesin bir şekilde bu sonuca ulaşabilmiştir?”
Ratcliffe’in  İran ile ilgili iddiası  söz konusu basın toplantısında bulunan Amerika’nın  diğer istihbarat kurumları başkanları için şaşırtıcıydı.  Üstelik  Ratcliffe’in  daha önceden hazırlanan bir açıklamada  İran’ın Trump’a darbe vurma  iddiası FBI Müdürü (Christopher Wray)ve Siber Güvenlik ve Altyapı Ajansı Direktörü Christopher Curbs’e, sunulmamış ve imzalanmamıştı.
 Böylece Ratcliffe’in federal bir kurumun Koordinatörü olarak bir başkanlık adayı yani Donald Trump’tan yana olarak seçim yarışına müdahele etmekle kalmadı üstelik esasen kendisinin İran’ın müdahalesi ile ilgili açıklamasının basın toplantısında bulunan güvenlik ve istihbarat 2 üst düzey koordinatörü ile koordinasyon yapılmadan iddia edildiği de anlaşıldı; aslında güvenlik ve istihbarat üst düzeyi yetkililerin olaydan habersiz  olduklarını açıklaması, Ratcliffe’in   yasal yetkilerini aştığını ve açıkça Trump’ın  reklamını yaptığını ortaya çıkarıyor.

Ratcliffe İran’ın siber saldırısının Trump a darbe vurmak hedefi ile gerçekleştirdiğini iddia etmişti. Halbuki Tahran kendisi basın ve medya çalışmalarında Amerika’da ırkçılık, polisin aşırı şiddeti, toplum kesimleri arasındaki yoksulluk ve uçurumları, göçmenlere karşı ırkçı davranışlar, Amerika halkanın ülkede adaletsizlikten umutsuzluğa kapılması, günümüzde yaşanan Kötü duruma yönelik protesto gösterileri, Başkan Trump’ın uluslararası anlaşmalardan çıkmak  gibi tek yanlı eylemleri ve onların dünya güvenliği ve ekonomisi üzerindeki olumsuz etkileri gibi Amerika toplumunun köklü sorunlarını  dikkate alıyor.  Tabi bu tutum, Amerika Ulusal İstihbarat koordinatörünce Trump’ın seçim kampanyasına karşı bir harekettir.
Fakat Washington bizzat İran’ın da aralarında bulunan diğer ülkelerin içişlerine dolaylı veya dolaysız bir şekilde, seçimlere karışmaktan darbeye kadar birçok yıkıcı eylemleri, karnesinde bulunduruyor.
 Amerika meseleleri uzmanı Ali Bigdeli’ye  göre İran’ın Amerika seçimlerine müdahale iddiası siyasi bir girişim olarak bu ülke toplumunda bir nevi duygusal dalga oluşturma bağlamında gündeme gelmiştir.
 Amerikalı üst düzey yetkilileri Amerika’ya rakip ve muhalif olan İran, Rusya ve Çin gibi ülkelerin başkanlık seçimlerine müdahele iddiaları gündeme savrulurken, siyonist rejimi gibi müttefikleri başta IPAC  gibi lobiler veya  Suudi rejimi gibi özel lobiler ve Amerika’nın diğer müttefikleri, kendi çıkarları doğrultusunda Amerika seçimlerinde yaptıkları çeşitli yardımlarla kendi adaylarına destek vererek  Amerika seçimlerine dolaylı veya dolaysız şekilde müdahelede bulundukları bir ortamda gündeme geliyor.
 Fakat bu müdahaleler hiçbir zaman Washington tarafından itiraza uğramıyor, Amerika istihbarat ve güvenlik kurumları yetkilileri sadece rakip ve muhalif ülkeler özellikle de İran ve Rusya’yı bu konuda suçluyorlar./

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar