ABD Başsavcısı William Barr, Fox News’a yaptığı açıklamada, ülkenin, solcu kanatın “mevki-makam hırsının” yönettiği “kentsel gerilla savaşı”nın yeni şekliyle uğraştığını bildirdi.
ABD Başsavcısı, hükümet karşıtlarına yönelik suçlamalarda bulunarak, “onlar ilk günden itibaren, başkanı azletmeye çalıştılar. Onu (Donald Trump) azletmek veya hükümetini felç etmek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar.”
Böylece ilk kez bir Washington üst düzey yetkilisi, bu ülkede iç savaşın yaşanmakta olduğunu itiraf etti. Amerikalı siyahi George Floyd’un Amerikalı beyaz polisin dizleri altında korkunç şekilde boğularak ölümünün ardından ABD’de başlayan yoğun ırkçı çatışmaları üzerinden 70’ten fazla gün geçmektedir.
Bu sürede ABD geniş çaplı protesto eylemlerine sahne oldu. Öyle ki yerel yetkililer, Oregon eyaletine bağlı Portland kentinde gece olaylarına karşı koymak için “isyan durumu” ilan etmiştir. Donald Trump ve ABD federal yönetiminin demir yumruk politikası, olayları yatıştırmadığı gibi, halkın öfkesi üzerine adeta benzin dökercesine, eylemleri daha da alevlendirip, büyümesine yol açmıştır.
Yaşanan protesto gösterileri günümüzde ABD Başsavcısı William Barr’ın, ülkenin kentsel bir gerilla savaşı içinde olduğunu itiraf etmek zorunda kaldığı bir duruma gelmiştir.
Trump yönetimi yetkilileri ise, sokak çatışmaları ve olaylarını, terörist, anarşist ve radikal solcu olarak nitelediği kişilere endekslemeye çalışırken, protestolara katılanların hem sayısı ve hem de coğrafi alanı artıyor ve genişliyor. Bu da ABD’de halkın öfkesini yansıtıyor.
Bu öfke ilk olarak, polisin ırkçı tavırlarına karşı protesto şeklinde başladı, ancak hızla sosyal eşitsizlikten ekonomik adaletsizlik ve sistematik yolsuzluklara karşı protesto eylemlerine dönüştü.
Bundan önce ABD’de zaman zaman protesto eylemleri düzenleniyordu, ancak konuşmaları ile Amerika’da gerginlikleri adeta arttıran başkan Trump’ın iş başına gelmesi ile, bu kez ABD tarihinin görmediği büyüklükte ve uzun süreli gösteriler düzenliyor ve son yüzyılda her zamankinden daha fazla radikalleşmiştir.
Sosyal gerginliklerin çözümü için siyasi tıkanıklık belirtilerinin ortaya çıkmasının ardından güvenlik görevlileri ve eylemcileri, radikal yöntemlere başvurmaya başlamıştır, öyle ki ABD’nin bazı kentleri, kelimenin tam anlamıyla sokak çatışmalarına sahne olmaktadır.
Oregon eyaletinden Senatör Ron Wyden şöyle diyor: Trump federal subayları Oregon’a göndererek, anarşi ve şiddet tablosu oluşturmaya ve siyasi rant elde etmeye çalıştı ve kötü tavır ve emanete ihanet konusunda tartışma için bir temel sağlamış oldu.”
ABD Başsavcısı Barr ülkede kentsel gerilla savaşının yaşanmakta olduğunu itiraf ederken, ekim 2020 başkanlık seçim sonuçlarının bu sokak çatışmalarını daha da alevlendireceği tahmin ediliyor.
Nitekim ABD Başkanı ve Cumhuriyetçi Parti adayı Donald Trump, Demokratlar’ın seçimleri kazanması halinde, ABD’nin dağılma ve kanlı çatışmaya doğru gideceği uyarısında bulunmuştur.
Özellikle, ortalama her bir vatandaşına birer ateşli silah düşen ABD gibi bir ülkede, bu gibi olayların yaşanması felaketle sonuçlanabilir. Bazıları ise buna şimdiden “ABD’da ikinci iç savaş” felaketi ismini vermeye başlamıştır./
