Ritter, gazeteci George Galloway’a verdiği röportajda, Ukrayna’da adeta iktidarı ele geçiren neo-Nazi grupların 2015 yılında Donbass’ın özel statüsünü tanımaya hazır olan eski devlet başkanı Petro Poroşenko’yu tehdit ettiklerini, daha sonra bu tehditlerden Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin de nasibini aldığını söyledi.
Ritter, “Yabancı birimler ülkenin batısında milliyetçi müfrezeler oluşturmak için Ukrayna’ya gitti. Daha sonra bu kişiler meşru devlet başkanını devirerek şiddet içeren bir politika izlemeye başladı. Etkileri o kadar ciddi hale geldi ki, neo-Naziler, 2015 yılında Donbass’ın özel statüsünü tanımaya hazır olan eski devlet başkanı Petro Poroşenko’yu bile tehdit etti” dedi.
Mevcut Devlet Başkanı Zelenskiy’in de aynı gruplar tarafından tehdit edildiğini kaydeden Ritter, “Zelenskiy kendini barışı getirecek bir başkan olarak konumlandırdı. Sınır çizgisine geldi, Azak taburu üyeleriyle konuştu, onlara silahlarını bırakmalarını söyledi ve onlar da ‘Kapa çeneni, yoksa dersini alırsın’ diyerek onu oradan kovdu” diye konuştu.
Dağıtılmayan ve üyeleri tutuklanmayan neo-Nazi taburlarının Ukrayna ordusunun bir parçası haline geldiklerini ve temsilcilerinin şu anda ‘her yerde’ bulunduğuna dikkat çeken eski istihbaratçı, “Bütün bunlarla ilgili en utanç verici şey, İngiliz, Amerikan ve Kanadalı askerlerin, ilki Azak olmak üzere bu neo-Nazi oluşumlarını eğitmek için Ukrayna’ya gitmesidir. Nazileri biz eğittik” ifadelerini kullandı.
