2016 yılındaki başkanlık seçimleri kampanyasında Orta Doğu’daki Amerikan askerlerini geri çekme vaadinde bulunan, 2018 ve 2019 yıllarında da “Noel’e kadar çocukları eve getiriyoruz” müjdeleri veren, ancak Pentagon’daki “reelpolitikaya” yenik düşerek vaadini bir türlü yerine getiremeyen Donald Trump, “giderayak” yeni bir müjdeye (!) daha hazırlanıyor.
Trump, bundan yaklaşık bir hafta kadar önce Twitter’dan yaptığı bir duyuruyla Savunma Bakanı Mark T. Esper‘i görevden almıştı. Başkan Trump’ın Esper’in yerine atadığı Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Christopher Miller, geçtiğimiz cuma günü “ayağının tozuyla” önemli bir açıklama yaptı. Miller, “Trump’tan yeni bir Noel müjdesi geliyor” şeklinde de değerlendirilebilecek açıklamasında, “tüm savaşların sona ermesi gerektiğini” vurgulayarak Irak ve Afganistan’daki askerler için “Artık eve dönme zamanı” dedi. Suriye’deki ABD kuvvetleri lojistik desteğini büyük ölçüde Irak’tan aldığı için, Irak’tan asker çekecek bir ABD, biliyoruz ki, Suriye’den de büyük ölçüde çekecek demektir. Peki ama durum gerçekten öyle mi?
“Gerçekleri Başkan’dan sakladık”
Orta Doğu’dan asker çekme sürecinin ağır işlemesinden rahatsız olduğu uzun süredir bilinen Trump’a karşı Pentagon’da geçtiğimiz yıllarda sessiz bir ayak direme söz konusuydu. ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey‘nin geçtiğimiz günlerde DefenseOne‘a yaptığı bir açıklama ile söz konusu ayak diremenin boyutlarını bu kez resmen kavramış olduk. James Jeffrey, Trump’ın iki kez Suriye’den asker çekmek istemesine rağmen bunun asla gerçekleşmediğini, ama gerçekleri Başkan’dan sakladıklarını itiraf etti.
Jeffrey, yaptığı açıklamada, “(Suriye’de) ne kadar askerimiz olduğu konusunu Amerikan liderliğine tam açık etmemek için hep aldatmaca oyunları oynadık” dedi. Suriye’nin kuzeydoğusundaki durumun IŞİD’in bölgeden temizlenmesi sonrasında istikrara kavuştuğunu, Trump’ın da buna bağlı olarak 2018 ve 2019’da bölgeden asker çekmek istediğini hatırlatan Jeffrey, “Ama asker çekme hiç olmadı. Her defasında bölgede kalmamız gerektiği konusunda daha iyi beş argüman geliştirme kararı aldık ve ikisinde de başarılı olduk,” dedi.
Emekliye ayrılmakta olan Özel Temsilci, bir yandan da Joe Biden yönetimine, Orta Doğu’da Trump’ın uyguladığı politikaları sürdürmesi tavsiyesinde bulundu.
Savunma bürokrasisine tırpan
Bu açılardan bakıldığında, Miller’ın ataması ve onun “Artık eve dönme zamanı” olarak özetlediği açıklama, her ne kadar Trump pek yakında görevi Biden’a teslim edecek gibi görünse de, Amerikan savunma siyasetinde önemli bir kırılma noktası olma potansiyeli taşıyor. Bu izlenimi kuvvetlendiren bir gerçek de, Christopher Miller’ın Trump’ın “giderayak” denilebilecek atamalarının ne ilk ne de son ismi olması. ABD yüksek savunma bürokrasisine son günlerde ciddi bir tırpan vurulduğu görülüyor.
Başkanlık seçimlerini kaybettiği resmileşmese de kesinleşen Trump, Savunma Bakan Vekili Christopher Miller’a başdanışman olarak da yine geçtiğimiz günlerde kendisine yakın bir isim olarak görülen emekli Albay Douglas MacGregor‘u atadı. MacGregor da, Orta Doğu’daki Amerikan askerlerinin çekilmesinden yana olan isimlerden biri. 2019 yılında Fox News’a verdiği röportajda, Afganistan’dan da “mümkün en kısa sürede” çekilmek gerektiğini, bunun için Taliban ile dahi konuşmaya gerek olmadığını söyleyen emekli Albay, askerlerin özellikle Suriye’den “derhal” çekilmeleri gerektiğini savunuyor.
Necon’lara yönelik sert çıkışlarıyla bilinen ve ABD’nin İsrail’e yönelik destek politikalarının ardında “İsrail lobisinin” olduğunu ileri süren MacGregor, Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun da aralarında olduğu bazı Beyaz Saray yetkililerini, İsrail’e yönelik destekleri karşılığı aldıkları bağışlarla zenginleştiklerini de ileri sürmüştü.
Trump’ın kısa bir süre önce göreve getirdiği bir diğer isim de emekli Tuğgeneral Anthony Tata. Hatırlanacağı gibi, Esper’in görevden alınmasıyla birlikte Savunma Bakanlığı Güvenlik Politikalarından Sorumlu Müsteşar Vekili James Anderson da istifa etmişti. Trump bu göreve de emekli Tuğgeneral Anthony Tata’yı getirdi. Aynı göreve daha önce de aday gösterilmiş olan Tata, eski Başkan Barack Obama‘yı terörist olarak nitelendirdiği için onaması Senato tarafından yapılmamıştı.
Bu arada, ABD yüksek savunma bürokrasisi içinde Trump’a istifalarını sunan isimler arasında Savunma Bakanlığı Güvenlik ve İstihbarat Müsteşarı Joseph Kernan ile Savunma Bakanlığı Özel Kalem Müdürü Jen Stewart da bulunuyor. Trump, bu istifaların ardından Kernan’ın yerine Özel Operasyonlar ve Düşük Yoğunluklu Çatışma Müsteşar Vekili Ezra Cohen-Watnick‘i, Stewart’ın yerine ise Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi görevlilerinden Kash Patel‘i getirdi.
Yüksek savunma bürokrasisine yapılan bu atamaların ardından Trump’ın Suriye, Irak ve Afganistan’dan 2021 Ocak ayına kadar bu kez gerçekten asker çekmesi mümkün olabilecek mi, yoksa bu da eskisi gibi “yalan mı olacak,” göreceğiz. Bu sorunun cevabı ile 20 Ocak’ta yemin ederek göreve başlayacak olan Joe Biden’ın Orta Doğu’ya yönelik olarak nasıl bir politika izleyeceğinin en çok merak edildiği başkentlerin belki de başında Ankara geliyor.
Geçtiğimiz günlerde Avrupa ve Orta Doğu’yu kapsayan ve 7 ülkeyi ziyaret edecek olan bir tura çıkan ve bu arada Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos’la görüşmek için de İstanbul’a gelecek olan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo‘nun Türkiye ziyareti bu konuda küçük de olsa belki bir ipucu verebilirdi. Ancak Rusya’dan S-400 alımıyla gerilen ilişkilerden ötürü Türk mevkidaşıyla bir görüşme yapmaktan kaçınmak için İstanbul’dan Ankara’ya geçmeyeceği belirginleşen Pompeo’nun “görüşmek istiyorsan sen İstanbul’a gel” şeklindeki tavrı Türkiye hükümeti için çok cesaretlendirici değerlendirilmemiş olsa gerek.
Akdoğan Özkan/T24