ABD yönetimi, WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange’ın Amerika’ya iade edilmesi için Birleşik Krallık’taki (BK) Adalet Yüksek Mahkemesi’nde (High Court) görülen davayı kazandı.
Assange, 2010 ve 2011’de binlerce gizli belgenin yayımlanması nedeniyle Birleşik Devletler’de aranıyor.
ABD, Assange’ın akıl sağlığına dair endişeler nedeniyle ABD’ye iade edilmeyeceğinin belirtildiği, ocakta verilen bir mahkeme kararına itiraz etmişti. Amerikalı yetkililer, Birleşik Devletler’e getirilmesine izin verilirse Assange’ın yüksek derecede kısıtlayıcı hapishane koşullarıyla karşı karşıya kalmayacağına dair mahkemeye güvence vermişti. Yetkililer, katı tedbirlerin ancak Assange’ın onları hak edecek başka eylemlerde bulunması halinde kullanılacağını ifade etmişti.
Assange’ın nişanlısı Stella Morris, yeni kararı “tehlikeli ve yanlış yönlendirilmiş” diye niteleyerek kınadı ve ABD’nin güvencelerinin “özü itibarıyla güvenilmez” olduğunu söyledi.
Julian Assange kim ve ne yaptı?
Julian Assange, ABD ordusu istihbarat analisti olarak çalışan Chelsea Manning’in sağladığı bir dizi sızıntıyı yayımladıktan sonra 2010’da dünya çapında manşetlere taşınan WikiLeaks’in kurucusudur.
Sızıntılar, Afganistan’daki savaşla ilgili 75 bin belge ve ordunun Irak’taki savaşla ilgili yaklaşık 390 bin saha raporunu içeriyordu.
WikiLeaks, 1996 ile 2010 arasında tarihlendirilen ve dünya çapındaki 270’ten fazla ABD diplomatik temsilciliğine ışık tutan 250 binden fazla diplomatik yazışmayı da yayımlamıştı.
Bir mahkemenin İsveç’e iade edilmesi gerektiğine karar vermesinin ardından Julian Assange, Temmuz 2019’da BK’nin başkenti Londra’daki Ekvador Büyükelçiliği’ne girmişti. İsveçli yetkililer, cinsel saldırı iddialarının ardından Assange hakkında tutuklama emri çıkarmıştı.
Assange, Ekvador Büyükelçiliği’ne siyasi sığınma talebinde bulunmuş ve ABD’nin de kendisinin iadesini istediği korkusuyla, cinsel saldırı suçlamaları düşse bile büyükelçilikten ayrılmayacağını söylemişti.
Assange, 11 Nisan 2019’da Ekvador yönetiminin verdiği sığınma hakkını geri çekmesi ve BK polisi tarafından gözaltına alınmasının ardından tutuklanmıştı.
Assange mahkemede neyin mücadelesini veriyor?
Assange, ABD’ye iadesini durdurmak için mücadele ediyor.
Ocak 2021’de bölge yargıcı Vanessa Baraitser, “ağır basan” intihar riskine atıfta bulunarak Assange’ın ABD’ye gönderilmemesi gerektiğine karar vermişti.
Daha sonra bu karara Adalet Yüksek Mahkemesi’nde itiraz eden ABD yetkilileri, şimdi de kararın bu mahkeme tarafından başarıyla bozulmasını sağladı.
Başyargıç Lord Burnett ve Yargıç Lord Holroyde, yargıç Baraitser’in kararını Assange’ın iade edilmesi halinde yüksek seviyede kısıtlayıcı hapishane koşullarında tutulması riskine dayandırdığını tespit etti.
Burnett, ABD tarafından verilen güvencelerin ardından, artık Assange’ın iade edilebileceğine kanaat getirdiklerini söyledi.
ABD temyizde kazandığına göre şimdi ne olacak?
Julian Assange’ın avukatları, davayı Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi’ne (Supreme Court) götürmeye çalışacak. Assange’ın hukuk ekibi, cuma günü yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
Avukatları, Assange adına bu karara Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi’nde itiraz etmek için izin isteyecek; bunu gerçekleştirmek için başvurunun 14 gün içinde yazılı olarak yapılması gerekiyor.
Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi’ne yapılacak bu türden herhangi bir başvuru, güvenceler meselesiyle ilgili olacak. İfade özgürlüğü sorunları ve ABD’nin iade talebinin siyasi nedenleri de dahil diğer önemli meselelere ilişkin itirazlar, henüz bir temyiz mahkemesi tarafından değerlendirilmedi.
Julian Assange’ın nişanlısı Stella Morris, Londra’daki Kraliyet Mahkemeleri’nin önünde yaptığı açıklamada şunları söyledi:
Savaşacağız. Her neslin mücadele vereceği destansı bir savaşı vardır ve bu da bizimki çünkü Julian özgür bir toplumda yaşamanın, basın özgürlüğüne sahip olmanın, gazetecilerin hayatlarının geri kalanını hapiste geçirmekten korkmadan işlerini yapmalarının ne anlama geldiğinin temellerini temsil ediyor.
Independent Türkçe