ABD Hazine Bakanlığı internet sitesinde yer alan listeye göre, İran İstihbarat Bakanı Seyyed Mahmud Alevi ve Mustazaflar Vakfı başkanı Seyyed Perviz Fettah’ın da aralarında bulunduğu dokuz kişi ile İran’la ilgili çeşitli bahanelerle 49 kurum ve bir gemi yaptırımlar listesinde yer alıyor. Washington, İran istihbarat bakanını “insan haklarını” ihlal etmekle suçlayarak SDN listesine ekledi. ABD Hazine Bakanlığı yaptırımların nedenleri ile ilgili bir açıklamada, “İslam Devrimi Mustazaflar Vakfı’na bağlı şirketler yaptırımlar listesine alındı. Bu şirketler çok çeşitli ekonomik, ticari, endüstriyel ve rafineri faaliyetlerinde bulunmaktadır. Hazine Bakanlığı’nın açıklamasından kısa bir süre sonra, Amerika Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, İran üzerindeki azami baskı kampanyasının hala etkili olduğunu tweetledi.
Trump yönetiminin yeni yaptırımlar listesinin açıklanması, aslında Washington’un Tahran’a yönelik politikasının azami baskı kampanyası çerçevesinde bir propagandif hamledir. Donald Trump’ın Kasım 2020 ABD başkanlık seçimlerindeki yenilgisi, iki ay sonra Trump yönetiminin sonunu getirecek. ABD’li üst düzey yetkililere göre Trump, bu dönemde İran’a karşı bir dizi yaptırım duyurmayı planlıyor, hatta haftalık bir yaptırım tartışması bile var. Trump yönetiminin son aylardaki ana odak noktası, İran’a yönelik silah yaptırımlarını uzatmaktı. Ancak sefil ve çaresiz bir şekilde başarısız olan Amerika, İran’a yönelik tüm uluslararası yaptırımları bizzat yeniden uygulamak istiyor.
Trump yönetiminin başarısızlığına rağmen Washington, hedefine ulaşma umuduyla yaptırımlar çerçevesinde baskı yapmaya devam ediyor. Ancak Batılı gözlemcilere göre, maksimum baskı kampanyası sefil bir şekilde başarısız olmuş ve Trump yönetimi bunu yalnızca prestijini korumak için yapmaya devam ediyordur. İşan Tarver, Donald Trump’ın İran’a yönelik politikasını analizinde şöyle diyor:” Donald Trump’ın başkanlığı döneminin sonuna sadece iki ay kala çok az seçeneği kalmıştır”
Trump yönetiminin son girişimlerine rağmen , yaptırımların yeniden empoze edilmesi, İran’ı daha zorlu bir anlaşma için müzakere masasına geri getiremedi.Üstelik Maksimum baskı politikası da İran’ı durduramadı.
Öte yandan, koronavirüs salgını ve enfekte insan sayısının artması ve bunun sonucunda ölü sayısının artması nedeniyle İran’a yönelik tek taraflı ABD yaptırımlarının kaldırılması çağrıları arttı. Bu çerçevede 85 Demokrat ABD Dışişleri ve Hazine Bakanı’na Salı günü gönderdikleri bir mektupta, İran’a yönelik yaptırımların azaltılması çağrısında bulundular. Demokrat isimler Trump yönetimini, koronavirüsten dolayı laboratuvar kitleri, suni solunum cihazları ve diğer tıbbi ekipmanların İran’a gönderilmesine izin vermeye çağırdılar.
Yaptırımların azaltılmasına yönelik artan uluslararası ve yerel çağrılara rağmen, Trump’ın, başkanlığından geri kalan kısa sürede İran’ın tıbbi ve sağlık sektörüne yönelik yaptırımlarında değişiklik yapacağı muhtemel değildir. Bu, ABD’nin İran’la ilgili mantıksız ve gayri meşru hedeflerine ulaşmak için kırmızı çizgiye sahip olmadığını ve bu nedenle şimdi pratikte İran’ın tıbbi sistemine azami baskı politikasını uyguladığını gösteriyor. Bununla birlikte, maksimum direniş politikası çerçevesinde İran, kapsamlı ve tek taraflı ABD yaptırımlarına başarıyla dayanabilmiştir.