Trump döneminde Tel Aviv’in yayılmacı politikalarına destek için UNESCO’dan çekilen ABD’nin şimdi Biden hükümetinde bu örgüte dönüş talebi, Netanyahu’yu eskisinden daha yalnız bırakacaktır. Amerika ve Siyonist rejim, İsrail karşıtı yaklaşımı protesto amacıyla 1 Ocak 2019 Salı günü Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO’dan resmen çekildi.
ABD ve Siyonist rejimin UNESCO’dan çekilmesi yaklaşık bir yıldır gündemdeydi ve idari işlerinin ilerlemesiyle ancak o tarihte resmiyet kazandı. Nitekim 2017’de ABD ve Siyonist rejim kararlarını açıklamışlardı. Ancak UNESCO tüzüğüne göre, geri çekilme bir sonraki yılın sonunda yürürlüğe girebilir.
ABD, UNESCO’da kalabilmek için, Siyonist Rejim İsrail’in talep ve baskılarının aksine, özellikle de işgal altındaki topraklardaki kutsal yerleri İslam ve Filistin mirası olarak adlandıran “Dünya Mirası” programı başta olmak üzere, İsrail karşıtı girişimlerin durdurulması ve köklü değişikliklerin yapılmasını istemişti. Siyonist rejim de son yıllarda, Filistinlileri destekleyen ve İsrail işgalini kınayan çok sayıda karar nedeniyle UNESCO’ya öfkelendi ve defalarca üye ülkelerin kendisine karşı oy kullanmasını tehdit veya baskılar ile engellemeye çalıştı.
ABD ve Siyonist rejim, Filistin’in 2011’de oylama sonrası üyeliğinin ardından, UNESCO’ya fon sağlamayı bıraktı ve her ikisi 2013’te oy haklarını kaybetti. 2016 yılında diplomatik ilişkiler daha da gerildi; çünkü UNESCO, İsrailli yetkililere göre, Yahudiliğin Kudüs’teki kutsal yerlerle ilişkisini göz ardı eden, Kutsal Mabede yalnızca Arapça ve İngilizce isimlerle atıfta bulunulması ve İbranice’nin kaldırılması dahil kararlar aldı.
Siyonist rejimin başbakanı Binyamin Netanyahu buna tepki olarak, “UNESCO kalan meşruiyetini kaybetti” dedi. UNESCO ayrıca İsrail’i işgalci bir güç olarak anıyor ve Filistin topraklarındaki eylemlerini sorguluyor. 2017’de UNESCO, Siyonist rejim yetkililerini endişelendiren bir karar daha onaylayarak, Batı Şeria’daki El Halil eski bölümünü değerli ve yok olmakta olan Filistin dünya mirası olarak ilan etti.
ABD bu örgütten çekileceğini açıkladı ve Siyonist rejim de aynı yolu izledi. Eski ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, 2017 yılında sözde anti-semitizm kararları nedeniyle UNESCO’dan çekilme kararı almıştı. Trump, UNESCO’nun yanı sıra Paris Anlaşması olarak bilinen uluslararası iklim değişikliği anlaşmasından ve 2015 nükleer anlaşmasından da çekildi.
Amerika Birleşik Devletleri, 1984’te Ronald Reagan’ın başkanlığı sırasında zaten UNESCO’dan ayrılmıştı, fakat 2003’te “uluslararası işbirliği mesajına vurgu yaparak” ve aynı zamanda Irak savaşının başlamasıyla birlikte George Bush yönetiminde tekrar UNESCO’ya katılmıştı.
UNESCO örneğinde, Amerika’nın İsrail’in barış karşıtı politikaları açısından ne zaman dışarıya baksa, kendi çıkarlarını bu politikalara feda ettiği bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bilindiği üzere Amerika’nın UNESCO’dan çekilmesi sadece Amerika’nın milli çıkarlarına zarar verdiği söylenebilir. Bu durum sonuçta Amerika’nın zarar görmesine ve Çin’in güç kazanmasına ve bu örgüt içinde daha fazla nüfuz kazanmasına neden oldu./
