Çin ile egemenlik ihtilafı yaşayan Tayvan’daki hükümetin dış ilişkilerinden sorumlu üyesi Joseph Vu, “Pekin yönetiminin ABD’deki başkanlık seçimleri ardından oluşabilecek belirsizliği, Ada üzerindeki askeri baskıyı arttırmak üzere kullanabileceğini” ileri sürdü.Tayvan haber ajansı CNA’da yer alan habere göre, parlamentodaki bir komite toplantısında milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Vu, müttefik ABD’de seçimin ardından oluşabilecek bir iktidar boşluğu veya hükümet krizi halinde yaşanabilecek gelişmeler içinde bu kriz senaryosunu da değerlendirdiklerini açıkladı.
Seçimin sonucu ne olursa olsun ABD’nin Tayvan Boğazı ve çevresindeki askeri varlığını güçlendirerek südürmesini beklediklerini kaydeden Vu, “Tayvan ve ABD böylesi bir tehdide karşı etkin ve yeterli yanıt verebilecek istihbarata ve zamana sahip olmayı güvence altına almak için yakın iletişimde olmayı sürdürecektir.” dedi.Çin’in seçim belirsizliğini askeri bir fırsata çevireceğini varsayan bu senaryo, ilk kez 17 Eylül’de ABD’nin muhafazakar eğilimli düşünce kuruluşu Hudson Enstitüsü uzmanlarından Seth Cropsey tarafından dile getirilmişti.Cropsey, konu hakkındaki makalesinde, “İktidarın devri konusunda kriz yaşayan bir ülkenin büyük güçler arasındaki üst düzey bir mücadeleye girmesi daha zor olacaktır. Çin açısından, saldırı için 3 Kasım haftasından daha iyi bir zaman olmayabilir.” ifadesini kullanmıştı.Hava sahası ihlalleleriÖte yandan, Tayvanlı yetkililer son dönemde Çin uçaklarının hava sahasına yönelik ihlallerinin artışına dikkati çekiyor.Tayvan, dün yaptığı açıklamada, Çin ordusuna ait uçakların Hava Savunma Tanımlama Sahasını 16 Eylül’den bu yana 31 kez ihlal ettiğini, son 8 günde 9 ihlal meydana geldiğini kaydetmişti.Çin-Tayvan anlaşmazlığıÇin’de İkinci Dünya Savaşı’nın ardından çıkan iç savaşta Mao Zedong liderliğindeki Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 1949’da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine Çan Kayşek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Kuomintag) üyeleri, Tayvan’a yerleşip 1912’de kurulan “Çin Cumhuriyeti” iktidarının Ada’da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti.Bu girişim Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri, 1971’e kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda Çin’i temsil etmişti. 1950’ler ve 1960’larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti’nden Çin Halk Cumhuriyeti’ne çevirmesinin ardından 1971’de BM Genel Kurulunda yapılan oylamada Pekin hükümetinin Çin’in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan’ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti.Pekin yönetimi, “Tek Çin” ilkesini benimseyerek Çin’i uluslararası toplumda sadece kendilerinin temsil ettiğini savunuyor ve Tayvan’ın dünya ülkeleriyle müstakilen diplomatik ilişkiler kurmasına, BM’de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.
