ABD Savunma Bakanlığı, ordu içindeki aşırıcılıkla mücadele kapsamında soruşturma başlatıldığını, bu nedenle 60 günlüğüne rutin faaliyetlerin durdurulduğunu açıkladı.
ABD Başkanı Joe Biden’ın kabinesindeki önemli isimlerden olan Savunma Bakanı Lloyd Austin’in, ABD ordusu içinde aşırılıkla mücadele önlemleri alınabilmesi için genel askeri faaliyetlerin aşamalı olarak durdurulması talimatını verdiği duyuruldu.
Austin, dün resmi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, ordu içindeki aşırılığın tartışılabilmesi için 60 gün boyunca askeri faaliyetlerin durdurulması talimatını verdiğini açıkladı.
ABD Savunma Bakanlığının resmi sitesinde, Bakanlık sözcüsü John Kirby’nin konu ile ilgili açıklamalarına yer verildi.
Gelecek 2 ay boyunca kuvvet komutanlarının alt komuta kademeleriyle aşırılık konusunda “gerekli görüşmeleri” yürüteceğini bildiren Kirby, Austin’in askeri faaliyetlerin kademeli olarak durdurulması kararını ABD kuvvet komutanlarıyla yaptığı görüşmenin ardından aldığını söyledi.
Kongre baskınına katılanlar var
6 Ocak’taki Kongre baskınını yapanların bazılarının aktif görevdeki askerler ve gaziler olduğunu söyleyen Kirby, ordu içinde aşırılıkla mücadelede anlamlı, verimli ve somut bir yolun nasıl bulunacağı konusunda henüz görüş sahibi olunmadığını ve Austin’in bu nedenle kuvvet komutanlarıyla bir araya gelerek ordu içindeki faaliyetlerin aşamalı olarak durdurulması kararını aldığını belirtti.
Amerikan basınında, Kongre baskınına eski ve yeni ordu mensuplarının da katıldığının anlaşılmasının ardından kuvvet komutanlarının ordu içinde “aşırılıkla mücadele” konusunda baskı altında kaldığı kaydedilmişti.
The Hill’in haberine göre, ayaklanmanın ardından, isyanla ilgili olarak suçlanan her 5 kişiden yaklaşık 1’inin bir tür askeri geçmişe sahip olduğu ortaya çıktı.
Aşırıcıların sayısı belli değil
Kirby, ordu içinde aşırı görüşlerin etkisinde olduğunu düşündükleri kişilerin sayısı için “Bizim duymayı ve kabullenmeyi istediğimizden fazla ancak basının yer verdiğinden az olabilirler. Ama sayıları ne kadar, bu belli değil” dedi.
Kirby ayrıca, ordu içindeki sorunun peşine düşmek için, belki “başka bir görev gücü oluşturulabileceğini” ifade etti.
Pentagon, ABD ordusunun rutin faaliyetlerinin durdurulmasının ne kadar süreceği, ya da komutanların bu süreci nasıl yürüteceği konusunda henüz ayrıntılı bir açıklama yapmadı.
Yüzlerce kişinin istifası istendi
Diğer yandan ABD’li medya organı Amerika’nın Sesi (VOA)’ne göre ise, Savunma Bakanı Lloyd Austin, bakanlık bünyesindeki danışma kurullarında görev yapan yüzlerce kişinin istifasını istedi.
Danışma kurullarını incelemeye alan Bakan Austin’in, böylelikle, Trump yönetiminin son günlerinde kurullara atanan kişileri bakanlıktan uzaklaştırmayı hedeflediği belirtildi.
Bakan Austin’in, salı günü danışma kurullarına talimat göndererek, soruşturma tamamlanana kadar tüm danışma komitelerinin faaliyetlerinin derhal askıya alınmasını istediği kaydedildi.
Austin ayrıca Savunma Bakan Vekili tarafından atanan tüm komite üyelerinin 16 Şubat’a kadar istifa etmesi talebinde bulundu.
ABD Savunma Bakan Vekili Christopher Miller; görev süresinin bitmesine iki ay kala, bakanlığın savunma politikaları, sağlık, bilim ve iş kurullarında uzun yıllardır görev yapan bazı yetkilileri görevden almış ve yerlerine çoğu eski Başkan Donald Trump destekçisi kişileri atamıştı.
Austin’in talimatında listelenen 42 danışma kurulu arasında 32’sinin üyeleri görevden alınacağı belirtildi.
Savunma Bakanlığı bünyesindeki 42 danışma kurulunda 600’den fazla kişi görev yapıyor. Bakanlık yetkilileri, tam olarak kaç kişinin istifasının istendiğini bilmediklerini, ancak bu sayının birkaç yüzden fazla olacağını kaydetti.
ABD Adalet Bakanlığı da Kongre baskınından sonra, kurumun ve kolluk kuvvetlerinin eyleme nasıl karşılık verdiği ve bu tür olası olaylara karşı nasıl hazırlandığını araştıran bir iç soruşturma başlatmıştı.
Soruşturma kapsamında Adalet Bakanlığı’nın, potansiyel şiddet olayları ile ilgili olarak Kongre Polisi dahil olmak üzere diğer kurumlarla önceden bilgi paylaşılıp-paylaşmadığının inceleneceği kaydedilmişti.
Soruşturmanın, 6 Ocak’taki olaylara müdahil olan farklı güvenlik güçlerinin bağlı olduğu federal dairlerce koordineli yürütüleceği belirtilmiş ve bu kurumlar arasında İçişleri, İç Güvenlik ve Savunma bakanlıklarının da olduğu kaydedilmişti.
Bu üç bakanlıkta da yaşanan olaylarla ilgili iç soruşturmalar başlatılmıştı.
“Suriye’den daha büyük tehdit”
ABD ordusundan haberler aktaran Military Times’a göre, ABD ordusundaki sözde “beyaz üstünlükçü” örgütler hakkında uzun süredir raporlar tutuluyor.
Habere göre, bunlar, aktif ABD askeri personeli için başlıca endişe kaynağı haline geldi.
ABD ordusunun aktif mensupları arasında 2018 yılında yapılan bir ankete göre, askerlerin yüzde 35’i ABD ulusal güvenliğine yönelik ana tehdit olarak “beyaz üstünlükçüleri” belirlerken, yüzde 24’ü Suriye’yi, yüzde 23’ü yasadışı göçü ve yüzde 13’ü Afganistan’ı işaret ediyor.
Aydınlık’ın aktardığına göre, Bakan Austin seçilmeden önce Senato’nun Silahlı Kuvvetler Komitesinde katıldığı onay oturumunda senatörlerin sorularını yanıtlarken bu soruşturmanın sinyallerini vermişti.
Trump yönetimini hedef alan Austin ülke içindeki “ırkçı ve aşırıcı” tehdide dikkat çekerek ABD’yi bu kişilerden koruyacaklarını vurgulamıştı:
“Irkçılık veya aşırıcılığa işaret edebilecek davranışlar açısından son zamanlarda ordu saflarında tanık olduğumuz faaliyetler kabul edilemez. Saflarımızı ırkçı ve aşırılık yanlılarından kurtarmak için elimden gelen her şeyi yapacağım. Savunma Bakanlığı’nın misyonu ABD’yi düşmanlarımızdan korumaktır, ancak bu düşmanlardan bazıları saflarımızda saklanırsa bunu yapamayız.”
The New York Times gazetesi ABD ordusu ile ilgili haberi, “Lloyd Austin, orduda aşırı sağcılığa karşı mücadeleyi hızlandırıyor” başlığı ile verdi.