ABD tahvil faizleri halen yüksek seviyelerde bulunsa da yükselişin hız kesmiş olması değerli metallerin yukarı yönlü denemeler yapmasını sağlıyor. Bu kapsamda ons gümüşte tepki potansiyeli artıyor. Şimdilik yukarı yönlü güçlü bir eğilim oluştuğu söylenemese de uzmanlar yakında gümüşün içindeki devin uyanacağını düşünüyor. Geçen yılı yüzde 47 artışla tamamladıktan sonra 2021 başından bu yana yüzde 9 değer kaybeden beyaz metal, 25 dolar psikolojik bariyerinin üzerindeki hareketini sürdürüyor. Peki, ikinci çeyrekte gümüş gücünü yeniden toplayabilir mi?
28 DOLARA DOĞRU HAMLE YAPABİLİR
Dünya gazetesinden Evrim Küçük’ün haberine göre; gümüş bir süredir uykuda çünkü uzmanlara göre değerli metal geçen yıl elde ettiği kazançları konsolide ediyor ve sindiriyor. Bağımsız metal analisti Christopher Lewis, fiyatların hem 200 günlük hem de 50 günlük hareketli ortalamanın üzerinde kalmasını iyi bir sinyal olarak orak yorumluyor. Şu sıralar beyaz metalin elden bırakmak istemediği 25’in üzerindeki denemeler ise 27 ve sonrasında 28 dolara ulaşılmasını sağlayabilir. Özellikle dolar değer kaybederse, endüstriyel talep beklentisiyle desteklenen gümüşün eli rahatlar.
BİDEN’IN PLANI GÜMÜŞ TALEBİNİ ARTIRACAK
Metal ve enerji konusunda uzmanlaşan uluslararası emtia işlem ve araştırma grubu The Gold & Silver Club analisti Phil Carr, gümüşün uyanmasını sağlayacak en büyük etmen olarak ABD Başkanı Joe Biden’ın açıkladığı 2,3 trilyon dolarlık iddialı Yeşil Enerji ve Altyapı harcama planını gösteriyor. Çünkü bu plan ABD’nin daha fazla emtiaya ihtiyaç duyacağı anlamına geliyor. Elektrikli araç üretimini destekleyecek projeler daha fazla bakır, kobalt, lityum, nadir element ve tabii ki gümüş kullanımı doğuracak. Başkan Biden’in hükümet filosu için satın alacağını söylediği elektrikli araçlara güç sağlayacak şarj istasyonları şebekesine bağlanacak rüzgar türbinleri ile güneş çiftliklerinin üretimi için gümüş gerekiyor. Gümüş piyasasının açık verdiği bir dönemde talepte beklenen artışın fiyatlara ivme kazandırması bekleniyor. Biden’ın planının önemli bir bileşeni olan gümüş için fotovoltaik talebin sadece 2021’de 3000 tonu aşabileceği hesaplanıyor. ABD ve dünyanın dört bir yanındaki diğer hükümetler, 2050’ye kadar veya daha erken bir zamanda net sıfır karbon emisyonuna ulaşmak için daha agresif ‘yeşil politikalar’ izlemesinin önümüzdeki yıllarda gümüş talebinin ana itici gücü olmaya devam edecek.
GÜMÜŞÜN ÖNÜ 100 DOLARA KADAR AÇIK
Enflasyonist ortam ve Fed’in güçlü dolara çok hoşgörülü davranmayacağını düşünen portföy yöneticisi Peter Krauth, düzeltmede sonun yakın olduğunu söylüyor ve gümüş yatırımcısına sabırlı olmasını tavsiye ediyor. Krauth, FXEmpire.com’da yer alan analizinde, gümüşün geçmişteki hareketlerine bakıldığında bugünkü fiyatlar için ne anlama geldiğini şöyle değerlendiriyor:
Gümüş, 2021’de yüzde 9 düşmesine ve Ağustos zirvesinden bu yana yüzde 19 gerilemiş olsa da, bu daha önceki boğa piyasası düzeltmelerine kısayla oldukça iyi. 2002 ile 2006 arasında gümüş, 4 ayrı kez yüzde 10 veya üzerinde değer kaybı yaşadı. Ardından, 2006 ile 2011 arasında, gümüşün yüzde 13 veya daha yüksek oranda üç kez gerilediği başka düzeltme adımları geldi. Bu düzeltmelerin hemen hepsinden sonra gümüşün yeni boğa piyasası zirveleri oluşturmaya devam ettiği görülüyor. Son yıla bakıldığında gümüş fiyatları dolar bazında yıllık ortalama yüzde 11.43 değer kazandı. Bu da analistler tarafından gümüşte halen boğa piyasasının sürmekte olduğu şeklinde yorumlanıyor.
Daha eski verilere bakacak olursak, enflasyon hesaba katıldığında gümüş fiyatları 1980’de 120 dolar ve 2011’de 57 dolar civarında zirveye ulaştı. Bugün 25 dolar çevresinde turlayan gümüş fiyatı, daha önceki rekorların çok altında ve bu da yukarı yönlü manevra yapmak için gümüşü özgür bırakıyor. Aslına bakılırsa 1980’deki enfl asyona göre ayarlanmış 120 doların gümüş neredeyse yüzde 80 altında. borç seviyeleri, piyasa açığı, hükümetlerin devasa harcamaları, düşük faiz ortamı ve arz/ talep görünümü gibi mevcut ekonomik temellerin, gümüşü 1920’deki 120 dolar seviyesinin üzerine çıkarması çok da güç değil.
Gümüş zayıflamaya devam etmesi halinde daha önce birçok kez destek vazifesi gören 23 dolar civarında dip yapabilir. Ancak yükselişe geçtiğinde 100 dolara kadar gidebilir.
EGZOSLAR İÇİN RUTENYUM ALAŞIMLI YENİ LATERNATİF YOLDA
Japonya’da bir araştırma ekibi, rutenyum alaşım sayesinde otomobil egzozundan nitrojen oksitleri temizleyen ve sektörde kullanılan geleneksel bir malzemeden yüzde 90 daha ucuz olan dayanıklı bir alaşım geliştirdiğini duyurdu. Şu anda otomobil egzozundaki nitrojen oksitleri gidermek için, yüksek performanslı nadir bir metal olan rodyum kullanılıyor. Ancak rodyumun çok pahalı olması yeni alternatif arayışlarını hızlandırdı. Alman bilim dergisi Advanced Materials’da yayınlanan makaleye göre, Kyoto Üniversitesi araştırma ekibi rutenyum ve paladyumun birlikte kullanıldığı bir madde geliştirdi. Fakat materyal, egzoz gazından nitrojen oksitleri çıkarmasına karşın, tekrar tekrar kullanılamayacak kadar hassastı. Bunun üzerine bilim adamları, bu alaşıma iridyum eklediler ve elde ettikleri materyalin egzozun temizlenmesinde tekrar tekrar kullanılabildiğini gördüler. Bilim adamları şimdi yeni malzemenin pratik koşullar altında dayanıklılık testini gerçekleştirmek için otomobil üreticileriyle birlikte çalışıyor.
PLATİNDE BİN 300 DOLAR BEKLENTİSİ
Endüstriyel canlanmadan en çok fayda sağlaması beklenen metaller arasındaki platin, oto emisyon kurallarının küresel olarak sıkılaşması ve ABD’nin teşvik paketinin desteğiyle 1.230-1.240 dolar aralığını koruyor. Şubat ayında gördüğü 7 yılın zirvesinden gevşemesine karşın, gelecek aylarda yeniden ivme kazanması bekleniyor. Finans kuruluşu UBS platinde 12 aylık 1.300 dolar beklentisini koruyor. Kuruluş tarafından hazırlanan raporda arz sorunlarına karşın yükselen talep nedeniyle platin piyasasının 2021’de üst üste 3’üncü yılda açık vermesinin beklendiği kaydedildi. Değerlendirmede, “Platinde yapıcı görünümü teyit ediyoruz. Gelecek 12 ayda metalin 1.300 dolara yükseleceği tahminimizi koruyoruz” denildi.
Birçok ülkedeki çevreci politikaların, özellikle Çin ve Kuzey Amerika’daki otomobil üreticilerinin, hidrojen yakıt hücreleri gibi alternatifl ere yönelmesi, oto katalizörlerde daha pahalı paladyum yerine platin kullanımının desteklenmesi gibi faktörlerin platin fiyatlarını yükselteceği tahmin ediliyor.
İRİDYUM, BİTCOİN’DEN BİLE HIZLI YÜKSELDİ
Platin ve paladyumun bir yan ürünü olarak çıkarılan en nadir kıymetli metallerden iridyumun fiyatı şaşırtıcı bir hızla artıyor. İridyumun 2021’deki artış hızı, kripto para Bitcoin’i geçti. Metal, ocak ayının başından bu yana değerini yüzde 131 artırırken, Bitcoin yüzde 98 yükseldi. Heraeus Group’a göre, iridyumun değeri, geçtiğimiz yıl yaşanan arz kesintilerinin ve OLED gibi görüntüleme teknolojilerinde kullanım talebinin artmasıyla yükseldi. Motosiklet ve otomobil bujilerinde de kullanılan iridyum ons başına fiyatı 6.000 doları aştı. İridyumun fiyatı altının üç katından fazla. Ancak iridyum satın alması zor metal çünkü borsada veya borsada işlem gören fonlar aracılığıyla alınıp satılmıyor. Yatırımcılar doğrudan üreticilerle iletişime geçmeli, külçe alımı yapmalı. İridyumun cazibesinin bir kısmı, emisyonları azaltmak için büyük ölçüde oto katalizörlerde kullanılan platin üretimine yapılan sınırlı yatırımdan kaynaklanıyor. Ayrıca, temiz bir enerji kaynağı olarak popülaritesi artan hidrojenin üretmek için kullanılması talebi destekliyor. Güney Afrika, dünyadaki iridyumun yüzde 80-85’ini üretiyor. Yaklaşık 10 milyon ons paladyum ve 8 milyon ons platine kıyasla, her yıl bu metalden yaklaşık 250.000 ons üretiliyor. Oldukça küçük olan bu pazarda talep ya da fiyat üretime yansımıyor.
IRAK ALTIN İHRACATINA YÖNELDİ
Altın şu an petrolden sonra Irak’ın en önemli üç ihraç kalemlerinden biri haline gelmiş durumda. EL Cezire’nin haberine göre, Irak’ın Türkiye’ye yaptığı ihracat 2019 yılındaki 2.5 milyar dolardan geçen yıl 2020 yılında 8 milyar dolara çıktı. Irak’ın Körfez ülkelerine yaptığı ihracatta da artış sağlandı. Irak altın üretmiyor fakat ithal ettiği altını mücevher olarak işlenmesi için ihraç ediyor. Ancak ülkenin ithalat verisi hakkında net bir bilgi verilmiyor. Bu arada pandemi ve ekonomik belirsizlik nedeniyle iç piyasada da altına yatırım talebinin arttığı belirtiliyor.