Cuma, Nisan 26, 2024

Son Haberler

İlgili Yazılar

Biden’ın BMT Genel Kurulundaki Gerçek Dışı İddiaları

Biden, “Bugün, son 20 yılda ilk kez, artık savaşta olmayan bir ABD adına burada duruyorum. ” Amerika başkanı Joe Biden ayrıca ABD müttefikleriyle işbirliğini artırma sözü de verdi.

Bu açıklamalar, BM Genel Kurulu’nun 76’ıncı genel kuruluna katılan bazı delegasyonların alkışları ile karşılandı. Ancak gerçekten de  bu açıklamaların büyük bölümü uluslararası sistemin mevcut gerçekleriyle örtüşmemektedir.

Örneğin, Afganistan’daki 20 yıllık ABD savaşının ve işgalinin sona ermesi, ABD’nin savaşı terk ettiği anlamına gelmez. Halihazırda dünya çapında konuşlanmış binlerce ABD askeri var bulunmaktadır. Bu askeri birliklerin bazıları muharebe operasyonlarına bile katılıyor ve askeri olarak aktif sayılıyor. Irak, Suriye ve Yemen’de Amerikan birlikleri, lojistik ve istihbarat yardımı ile doğrudan veya dolaylı olarak savaşıyor, özellikle de sivil insanları katletmeye devam ediyor.

Aynı zamanda, 21’inci yüzyıldaki Amerikan silahları, 20’inci yüzyıldaki Amerikan silahlarından açıkça farklılık da göstermektedir. Yirminci yüzyılda Amerika Birleşik Devletleri, dünya çapında çok sayıda birlik bulundurarak ve uçakları ve füzeleriyle savaşlarını devam ettirmeye çalışmıştır. Ancak böyle bir yaklaşımı Amerikan halkına çok büyük mali ve insani yük ve maliyet yüklemişti. 

Bu nedenle Amerikalı stratejistler, kademeli olarak  yirminci yüzyıl silahları kadar kan dökülmesine neden olmamak, ancak yeterince etkili olmak için silahların geliştirilmesini  gündeme getirdiler.

Bu nedenle, emperyalist Amerikan dış politikasını ilerletmede askerlerin yerini yaptırımlar aldı.

Artık on binlerce Amerikan askerini göndermek ya da savaşta yıkıcı Amerikan bombardıman uçaklarını ve füzelerini tekrar tekrar kullanmak yerine başka yaklaşımlar izlenmektedir. Bunun net örneği ise yaptırımlara dayalı baskı yaklaşımıdır.  Bu bağlamda ABD’nin uyguladığı yaptırımlar,  Amerikan askeri silahlarının geçen yüzyılda yaptığının hemen hemen aynısını yapıyor . Aradaki fark, daha az insanın açık ve görülen bir şekilde ölüme maruz kalmasıdır. Başka bir deyişle, 21’inci yüzyılın Amerikan savaşları ve savaş araçları, sözde daha temiz ve elbette daha etkilidir.

Bu nedenle dünyada ABD’nin farklı milletler ve hükümetlere uyguladığı yaptırımların sayısı ve kapsamı her geçen gün artıyor. Halbuki bu yaptırımlar gizlice insanları öldürüyor ve bazı ülkeleri daha düşük maliyetle teslim olmaya zorluyor.

Amerika Birleşik Devletleri tarafından yaptırımların kullanımına bağımlılık o kadar şiddetli hale geldi ki müttefiklerine karşı bile bir araç olarak görülmektedir. Birçok ABD karşıtı ve muhalif vatandaşı ve şirketi halihazırda yaptırım listesinde yer almaktadır. Aynı hükümetler, Amerikalılar tarafından defalarca ticaret savaşlarına maruz bırakılmışlardır, o kadar ki, Biden’ın BM Genel Kurulu’ndaki iddiasının aksine, ABD, Fransa’ya danışmadan bile  Avustralya ile kazançlı bir askeri anlaşmayı imzaladı ve Paris’i devre dışı bırakıp Fransa’yı ekarte etti. 

Amerikalı muhabir Ben Norton ise bu hususta şöyle bir değerlendirmede bulunmaktadır:  “Biden, ABD’nin 20 yıldır ilk kez savaşta olmadığını iddia etti. Biden hükümeti Suriye, Irak ve Somali’yi bombaladı ve Suudilerin Yemen’i bombalamasına destek verdi. ABD, Suriye ve Irak’ı askeri olarak işgal etti ve her yerde ekonomik savaşlar yürüttü.”

Popüler Yazılar