2020’nin son dönemini Avrupa Bieliği (AB) ve ABD’den gelen yaptırım kararlarıyla kapatan Türkiye’yi 2021’de yoğun bir dış politika gündemi bekliyor. Gündemin başında ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı “otokratik” olmakla eleştiren Joe Biden’ın 20 Ocak’ta Beyaz Saray’ı devralmasının ardından Türk-Amerikan ilişkilerinin alacağı seyir olacak.
AB ile ilişkilerde Mart ayına kadar geçecek süre ve Selahattin Demirtaş ile Osman Kavala’nın tutukluluk durumları da dâhil olmak insan haklarına ilişkin gelişmeler, Ankara-Brüksel ilişkilerinde açılması beklenen yeni sayfanın içinin doldurulup doldurulamayacağını göstermesi açısından önemli olacak.
Oruç Reis sismik araştırma gemisinin çalışma alanlarını Antalya Körfezi ile sınırlayan Ankara, 2020’de Atina, Paris ve Brüksel ile ilişkilerini zorlayan gerilimin bu sene yaşanmayacağı mesajını verdi.
Rusya ile ilişkiler ise özellikle Suriye, Libya ve Dağlık Karabağ çatışma alanlarında sınanmaya devam edecek gibi görünüyor. Genel değerlendirmeler, Türkiye’nin 2021 senesini Batı ittifakı ile ilişkileri onarma ve Rusya ile kurduğu işbirliği çerçevesini ABD ve NATO ile dengeleme arayışında olacağına işaret ediyor.
Türk dış politikasının 2021’de en önemli başlıklarından biri ABD ile ilişkiler olacak. Bunun en önemli nedeni ise ABD seçimlerini kazanan ve 20 Ocak’ta 46. ABD Başkanı olarak göreve başlayacak olan Joe Biden ve yönetiminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a dönük çok da sıcak olmayan bir pozisyonda olmasıdır.
Biden, seçim kampanyası sırasında New York Times editörleri ile yaptığı bir görüşmede, Erdoğan’ı otokratik olmakla suçlamış ve Türkiye’de demokratik yollarla liderlik değişimi konusunda muhalefet partilerini destekleyebileceğini dile getirmişti.
Ayrıca, Washington’da yapılan değerlendirmeler, yeni yönetimin S-400’ler ve bazı bölgesel konularda Türkiye’ye karşı daha katı bir politika izleyebileceğinin işaretlerini de veriyor.
2021’de ikili ilişkiler açısından Türk-Amerikan ilişkilerini zorlayabilecek 3 başlık öne çıkıyor. İran’a yönelik Amerikan yaptırımlarını delmekle suçlanan Halkbank’a karşı sürmekte olan yargı süreci bu başlıklardan biri.
Yeni yönetimin, ABD Başkanı Donald Trump’ın aksine, yargı sürecini etkileme girişiminde bulunmaması bekleniyor. Bu durum, Halkbank’ın bir cezayla karşı karşıya kalmasına yol açabileceği değerlendirmelerine yol açıyor.
İkinci önemli başlık ise S-400’ler. Trump yönetimi, Rusya’dan silah satın aldığı gerekçesiyle ABD’nin Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşı Koyma Yasası (CAATSA) çerçevesinde 14 Aralık 2020’de yaptırım uygulama kararı almış ve Savunma Sanayi Başkanlığı’nı hedef alan 5 maddeyi uygulayacağını açıklamıştı.
Ancak S-400 sorununun ileriki dönemde de çözülememesi durumunda Biden yönetiminin yasada yer alan diğer yaptırım maddelerini yaşama geçirmesi yetkisi bulunuyor.