Biden’ın oğlunun, babasının nüfuzunu kendi çıkarları doğrultusunda kullandığı iddiası ülke gündemini sarsmıştı
ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI), demokrat başkan adayı Joe Biden’in oğlu Hunter Biden’a ait olduğu iddia edilen bilgisayardaki belgelere ulaştı.
Daily Mail’ın haberine göre FBI’ın bilgisayarın “şifresini kırmasına” gerek kalmadı, çünkü şifre basit şekilde “Hunter02” olarak belirlenmiş.
Haberde yer alan iddialara göre bilgisayarda Joe Biden’ın e-mailleri ve ABD eski başkanı Barack Obama kabinesinden yetkililerin telefon numaralarının yanı sıra eski başkan adayı John Kerry ve eski FBI yetkilisi Louis Freeh’in iletişim bilgilerine kadar birçok hassas bilgi ve belge bulundu.
Dahası, bilgisayarda Hunter’ın New York’taki bir striptiz kulübünde bir gecede 11 bin 400 dolar (yaklaşık 95 bin lira) harcadığına dair belgeler yer alıyor.
Benzer şekilde yine bir belge de Biden’ın oğlunun porno sitesinde “canlı kamera” görüşmesi için 21 bin dolardan (yaklaşık 175 bin lira) fazla para ödediği öne sürüldü.
Trump-Biden tartışması
Petro Poroşenko’nun 7 Haziran 2014’te Ukrayna devlet başkanı olmasının adından, dönemin ABD Başkanı Barack Obama, iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirmek ve Ukrayna’daki yolsuzlukla mücadeleye destek vermek amacıyla dönemin başkan yardımcısı Joe Biden’ı görevlendirmişti.
Bu tarihten yaklaşık bir ay önceyse Biden’ın oğlu Hunter, Ukrayna’nın en büyük özel doğal gaz üreticisi Burisma Holdings’in yönetim kurulunda görev almıştı.
Ayrıca şirketin 2014’teki resmi açıklamasında Biden’ın firmanın hukuk biriminde görev alarak firmaya uluslararası ilişkiler alanında destek vereceği bildirilmişti.
Yaklaşık iki senedir ABD Başkanı Donald Trump, başkanlık seçimlerindeki rakibi Biden’a karşı yönelttiği iddialarda Biden’ın görevini kötüye kullanarak ABD dış politikasını oğlunun menfaatleri için manipüle ettiğini öne sürüyordu.
24 Eylül 2019’da ABD Senatosu’nda Trump’a yönelik azil soruşturması da, Biden’ın bu dönemde Ukrayna’yla kurduğu ilişkilerle ilgiliydi.
“Bilgisayar” tartışmaları
New York Post’ta 14 Ekim’de yayınlanan bir haber başkanlık seçimi döneminde tartışmaları yeniden alevlendirdi.
Haberdeki iddialara göre Biden 2019’da hasar gören dizüstü bilgisayarını ve harici harddiskini servise bırakmış, içinden alınabilecek bütün bilgilerin kurtarılmasını istemişti.
Bilgisayarda Biden’ın Burisma Holdings’e danışmanlık yapan Vadym Pozharskyi’yle, oğlu şirketin yönetim kurulunda çalışıyorken görüştüğüne dair yazışmalar bulunduğu öne sürüldü.
Haberde Pozharskyi’nin Hunter’a “babasıyla tanışmasını sağladığı için teşekkür ettiği” bir e-mail gönderdiği iddia edildi.
Biden kanadından sözcü Andrew Bates de, Biden’ın takviminde böyle bir görüşmenin yer almadığını söyleyerek, iddiaların asılsız olduğunu belirtti.
Bu haberden sonra gazetenin Twitter hesabı, “kişisel bilgileri ihlal ettiği gerekçesiyle” dondurulmuştu.
Öte yandan, New York Times’ın iletişime geçtiği, serviste cihazı teslim alan John Paul Mac Isaac adlı bilgisayar tamircisi bilgisayarı bırakanın Biden olup olmadığından tam emin olamadığını fakat tamir fişi için isim istediğinde kendisini Hunter Biden olarak tanıttığını öne sürmüştü.
Ayrıca Isaac, bilgisayarı ve harici harddiski bırakan kişinin cihazları geri almak için servise bir daha gelmediğini iddia etmişti.
Servis çalışanı, bir süre sonra bilgisayarın içindeki dosyalara baktığını, sonrasındaysa kendini tehlike altında hissettiği için FBI’ya haber verdiğini söyledi.
FBI görevlileri de resmi açıklama yaparak bilgisayar ve harici harddiske el koyduklarını duyurmuştu.
New York Post’un eylüldeki haberinde ise Isaac’in bilgisayardaki belgeleri kopyalayarak Trump’ın kişisel avukatı Rudy Giuliani’nin avukatı Robert Costello’ya verdiğ belirtilmişti.
Öte yandan, servis çalışanı bilgisayarda okuduğu belgelerle ya da FBI’dan iletişime geçtiği kişilerle ilgili soruları yanıtlamadı.
FBI’ın bilgisayarla ne yaptığı ya da Adalet Bakanlığı’nın FBI’ın soruşturmasına ilişkin neler bildiğiyse henüz açıklığa kavuşmadı.