Sputnik, Suriye’deki mevcut durumu işaret ederek, İsrail ile ABD’nin Orta Doğu’daki çıkarlarının ayrılmaz bir şekilde bağlantılı olduğunu ve şu anda Tel Aviv’in, Washington’ın bölgedeki politikalarını belirlediğini belirtti.
Sputnik haber ajansının verdiği bilgilere göre, geçen hafta ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir heyet, Suriye’ye giderek bu ülkenin yeni geçici hükümetinin başkanıyla bir görüşme yaptı. Bu kişi, daha önce Washington tarafından başına 10 milyon dolarlık ödül konmuştu.
Orta Doğu işleri uzmanı ve analisti Sonia Mansour, Sputnik’e yaptığı açıklamada, ABD’nin Suriye’deki yeni durumun ardından, Şam’ın İsrail’e karşı savunmasız hale gelmesiyle birlikte, bu ülkeden çıkma isteği duyabileceğini söyledi.
Mansour, “Şu anda Suriye, ABD’nin iki müttefiki olan İsrail ve Türkiye’nin etkisi altında. Her iki taraf da Şam’ın dış politikasının, esasen İsrail’in çıkarlarıyla örtüşmesini garanti altına almaya çalışıyor.” diye ekledi.
Mansour, “Suriye’nin geleceği, toplumu ve toprak bütünlüğü, tıpkı İsrail’in hedeflerinin gerçekleşene kadar Washington için endişe verici bir durum teşkil etmiyor.” dedi.
Mansour ayrıca, “AB’nin Suriye’deki hedefleri de ABD’ninkilerle paralel. Sadece bir küçük fark var, o da Brüksel’in bölgeden gelen göçmen akışını durdurmayı umması.” şeklinde konuştu.
Bu Orta Doğu uzmanı, “Eğer Gazze savaşı bir şeyi kanıtladıysa, o da ABD ve İsrail’in bölgedeki çıkarlarının ayrılmaz olduğudur. Yani İsrail’in çıkarları ne olursa olsun, nasıl ulaşılacağına karar verir ve gerekli araçları tanımlar. Ardından ABD, bunu onaylar ve Tel Aviv’in bu hedeflere ulaşması için çaba gösterir.” şeklinde vurguladı.
Sputnik ise şunları ekledi: “ABD’nin bölgedeki önceki hedefleri enerji odaklıydı, ancak şu anda Washington sadece İsrail’in bölgedeki üstün durumunu güvence altına almak peşinde.”
Mansour da şöyle ekledi: “Enerji meselesi, artık ABD’nin bölgedeki politikalarını dikte etmiyor. İsrail, Washington’ın politikalarını belirleyen faktör haline gelmiştir.”
Orta Doğu analisti, “Yeni Suriye hükümeti, İsrail’e meydan okumayacak, yalnızca gerçek bir orduya sahip olmayan zayıf bir ülke olacak; İslamcı bir toplum ve aynı zamanda İsrail dostu bir sistemin üzerine kurulu bir polis devleti olacak.” şeklinde tahminde bulundu.
İRNA’ya göre, Suriye’deki silahlı muhalifler, 7 Aralık 1403 (27 Kasım 2024) sabahı, Beşar Esad’ı görevden almak amacıyla Halep’in kuzeybatı, batı ve güneybatısındaki bölgelerdeki operasyonlarına başladılar ve 11 gün sonra 18 Aralık’ta Şam’ı kontrol altına alarak Esad’ın ülkeyi terk ettiğini duyurdular.
Bu bağlamda, 19 Aralık’ta Suriye Geçici Hükümeti Başkanı olarak atanan Muhammed el-Beşir, resmi olarak Suriye Geçici Hükümeti Başkanlığı’nı Mart (Esfend) ayına kadar devraldı.