Amerika’da bir istinaf mahkemesi, eski Başkan Donald Trump’ın New York Başsavcılığı tarafından Trump’ın şirketleri ve iş uygulamalarına ilişkin yürütülen sivil soruşturma kapsamında yemin ederek ifade vermek zorunda olduğuna hükmetti.
Dört yargıçtan oluşan mahkeme heyeti, oybirliğiyle aldıkları kararla, Şubat ayında bir başka mahkemenin, eski Başkan Donald Trump ile büyük oğlu Donald Trump Jr. ve kızı Ivanka Trump’ın New York Başsavcısı Letitia James’in yürüttüğü soruşturmada ifade vermek üzere kendilerine mahkeme celbi gönderilmesi kararını onadı.
New York Başsavcısı Letitia James, yaptığı açıklamada, “Mahkemeler bir kez daha Donald Trump’ın, mali ilişkileri hakkında yürüttüğümüz hukuki soruşturmamıza riayet etmek zorunda olduğuna hükmetti. Bu davayı takip etmeye ve hiç kimsenin hukuktan kaçmaması için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Trump’ın avukatlarından Alan Futerfas, konuya ilişkin görüş bildirmesi talebine yanıt vermedi.
New York Başsavcısı James, Ocak ayında, Trump Organization hakkında yaklaşık 3 yıldır devam eden soruşturma sırasında olası dolandırıcılık suçu işlendiğine ilişkin önemli kanıtların ortaya çıkarıldığını kaydetmişti.
Trump markası ve altı gayrimenkulun değerine ilişkin yanıltıcı veriler olduğunu söyleyen James, Trump Organization’ın emlak değerlerinin değerini banka kredisi çekmek için yüksek, vergi ödemelerini azaltmak içinse düşük göstermiş olabileceğine işaret etmişti.
Trump ise bu yılın başındaki açıklamasında bu suçlamaların yalan olduğunu savunmuş, Başsavcı James’in kendisini ve ailesini hedef alan siyasi emeller güttüğünü öne sürmüştü.
Trump ve çocukları, ifade vermelerinin anayasal haklarını ihlal edeceğini, çünkü ifade sırasında sarfedecekleri sözlerin Manhattan Bölge Savcısı Alvin Bragg tarafından yürütülen ceza soruşturmasında aleyhlerine kullanılabileceğini söylemişti.
Cumhuriyetçi Partili Trump, Demokrat Partili Başsavcı Letitia James’i, kendisini siyasi düşman olarak gördüğü için peşinden gitmekle suçluyor.
Temyiz mahkemesi ise bu suçlamaları reddederek James’in mahkeme celplerini çıkarmadan önce “büyük miktarda kanıtı” değerlendirdiğini kaydetti.
