ABD’nin muhalefet eliyle İmran Han hükümetini düşürmesinin ardından Şahbaz Şerif önceki gün Pakistan’ın 23. Başbakanı oldu. Şerif, ilk konuşmasında ‘yeni bir dış politika’ mesajı vererek ülkesinin ABD’yle geçmişten bugüne uzanan köklü bağları olduğunu, bunu tek taraflı olarak germeyeceğini söyledi. Ayrıca ülke ekonomisini güçlendirmek için ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği ile “samimi” ilişkilerini sürdüreceğini ifade etti. İmran Han ise “Pakistan yabancı güçlerin kukla devleti değildir. Bağımsız ve egemen bir devlettir.” diyerek görevden alındıktan sonra ilk parti mitingini Çarşamba günü yatsı namazından sonra Peşaver’de yapacağını ilan etti. İmran Han’ın hafta boyunca büyük merkezlerde yapacağı mitinglerle erken seçim çağrısını büyüteceği öngörülüyor.
Töreni boykot ettiler
Pakistan Müslüman Ligi-Nevaz’ın (PML-N) lideri Şahbaz Şerif önceki gün mecliste yapılan oturumda 174 oyla başbakan seçildi. İmran Han’ın Pakistan Adalet Hareketi (PTI) seçimi boykot etti ve 135 milletvekilinin toplu istifasıyla meclisten çekilerek ana muhalefet koltuklarını boş bıraktı. İstifa kararına uymadığı için partiden ihraç edilen 20 milletvekili, oturuma katılmalarına rağmen Şerif’in başbakanlık seçiminde oy kullanmadı.
PTI’nın Cumhurbaşkanı Dr. Arif Alvi sağlık gerekçesiyle Şahbaz Şerif’in görevi devraldığı törene katılmazken Amerikancı hamlenin başını çeken isimlerden olan Pakistan Halk Hareketi (PPP) lideri Bilawal Butto Zerdari, İslam Ulema Cemiyeti (JUI-F) Fazlur Rehman ve PML-N liderleri Maryam Nawaz, Hamza Shehbaz, Ahsan Iqbal törende hazır bulundu. Pakistan Genelkurmay Başkanı Nadeem Raza ile birlikte Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanları oturumda yerlerini aldı.
‘Mecburiyet doktrini tarihe gömüldü’
Şahbaz Şerif ilk konuşmasına “barışçıl bir iktidar değişikliği süreci” sebebiyle Pakistan halkını tebrik ederek başladı. Anayasa Mahkemesi’nin Meclis Başkan Yardımcısı’nın kararını “anayasaya aykırı” bularak güvensizlik oylamasını yeniden yaptırmaya hükmetmesini alkışlayan Şahbaz, AYM’nin “mecburiyet doktrinini tarihe gömdüğünü” söyledi. Şahbaz, PTI’nın “dış komplo” iddiasını kanıtladığı an istifa edeceğini söyleyerek yakında tehdit mektubuyla ilgili kameraların karşısına geçeceğini duyurdu. Şahbaz, “Hiç kimse vatan haini değildi, şimdi de değildir.” diyerek İmran Han’ın güvensizlik oylamasını engelleyip meclisi dağıtma girişimini yargıya taşımayacağının sinyalini verdi ve birlik çağrısı yaptı.
Batı’ya selam yolladı
Şahbaz Şerif, ülkesinin ekonomik gücünün diplomasiye bağımlı olduğunu söyleyerek dış politikada “daha dengeli bir politika” uygulayacağını ifade etti. Pakistan’ın Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık ve Avrupa Birliği ülkeleriyle “samimi ilişkileri” olduğunu söyleyen Şerif, Pakistan ekonomisini güçlendirmek için bu güçlü bağları sürdüreceğini vurguladı.
ABD’yle ilişkileri eleştirilen Şerif, bu konudaki tavrını “ABD’yle tarihsel bağlarımız var. İkili ilişkilerimizin inişleri çıkışları olabilir. Bu ABD’yle bağlarımızı zorlayacağımız anlamına gelmez. Eşit şartlarda bir ilişki geliştirmeliyiz.” sözleriyle özetledi. “İngiltere’nin Pakistan’da demokrasiyi desteklediğini ve eğitim ile farklı sektörlerde Pakistan’a milyarlarca pound yatırım yaptığını” ifade eden Şerif, “Londra’da olan Pakistan’ı etkiler. Tam tersi de geçerlidir.” ifadelerini kullandı. Şahbaz Şerif’in yolsuzluk hükümleri nedeniyle siyasetten men edilen ağabeyi, eski başbakan Nevaz Şerif, Londra’da ‘gönüllü sürgün’ hayatı yaşıyor.
İmran Han sine-i millet turunda
İmran Han, önceki gün parti grubuyla birlikte meclisten topluca istifa ettikten sonra sosyal medya hesabından bir mesaj yayımladı. “Yabancıların kışkırttığı bir rejim değişikliğiyle görevden alındıktan sonra ilk mitingimi Çarşamba günü yatsı namazından sonra Peşaver’de yapacağım.” diyen Han, “Pakistan’ın yabancı güçlerin kukla devleti olarak değil, bağımsız, egemen bir devlet olduğunu göstermek için tüm halkımızın mitinge gelmesini istiyorum.” ifadelerini kullandı. Han mesajın devamında, “İlerlemenin tek yolu bu olduğu için derhal seçim talep ediyoruz. İnsanların başbakan olarak kimi istediklerine adil ve özgür seçimlerle karar vermelerine izin vermeliyiz.” çağrısında bulundu. Peşaver’in önemi, İmran Han’ın siyasete başladığı yer ve partisi PTI’nın kalesi olmasında yatıyor.
İmran Han’ın cumartesi günü benzer bir mitingi ülkenin 18 milyon nüfusla en büyük şehri olan Karaçi’de yapması, pazar günü ise Lahor’da büyük bir kitleyle buluşması bekleniyor.
Erdoğan’dan tebrik telefonu
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, Erdoğan görüşmede, Pakistan Meclisi’nin takdiri çerçevesinde başbakan seçilmesi münasebetiyle Şahbaz Şerif’e tebriklerini iletti.
Seçim sonuçlarının dost ve kardeş Pakistan halkı için hayırlı olması temennisinde bulunan Erdoğan, Türkiye’nin köklü tarih, dostluk ve kardeşlik bağlarıyla bağlı bulunduğu Pakistan’daki gelişmeleri yakından takip ettiklerini, Pakistan halkının karşı karşıya kaldığı tüm zorluk ve engellere rağmen demokrasiden ve hukukun üstünlüğünden vazgeçmediğini bir kez daha gösterdiğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye olarak Pakistan’a ellerinden gelen her türlü desteği bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da vereceklerini vurguladı.
Yeni Şafak’ın haberi farklı
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından yapılan resmi açıklamadan saatler önce Yeni Şafak’ın internet sitesinde ‘Şahbaz Şerif’i ilk tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan oldu’ başlıklı bir haber yayınlandı. Haberde, Erdoğan’ın Şerif’in seçilmesinden “çok mutlu olduğu” belirtilerek “Eminim sizin liderliğinizde Pakistan-Türkiye’nin kardeşlik bağları güçlenecektir” ifadelerini kullandığı iddia edildi. Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklama ve Anadolu Ajansı’ndan servis edilen haberde bu ifadelerin yer almaması dikkat çekti.
Çin ‘ilişkilerimiz etkilenmez’ dedi
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zhao Lijian dün yaptığı basın toplantısında Şahbaz Şerif’in başbakan olmasıyla Çin-Pakistan ilişkilerinin nasıl etkileneceği sorusunu yanıtladı. “Sayın Şahbaz Şerif’in başbakan seçilmesini tebrik ediyoruz.” diyen Zhao, şunları kaydetti: “Çin ve Pakistan, kaya gibi sağlam ve sarsılmaz ilişkilere sahip, her türlü zorluğa karşı hazırlıklı ve kapsamlı stratejik işbirliği ortaklarıdır. Çin, Pakistan tarafıyla birlikte çalışmayı, geleneksel dostluğu sürdürmeyi, çeşitli alanlarda işbirliğini derinleştirmeyi ve birlikte yeni çağda ortak geleceğe sahip daha da yakın bir Çin-Pakistan toplumu inşa etmek için yüksek kaliteli bir Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru inşa etmeyi dört gözle bekliyor.”
Dışişleri Sözcüsü Zhao bir gün önce yaptığı açıklamada ise “Pakistan’daki siyasi durum hangi değişiklikten geçerse geçsin Çin’in, Pakistan’ın dostluk politikasını şaşmaz bir şekilde izleyeceğini vurgulamak istiyorum. Pakistan’daki siyasi değişimin genel Çin-Pakistan ilişkilerini etkilemeyeceğine inanıyoruz.” ifadelerini kullanmıştı.
Aydınlık