ABD Başkanı Joe Biden, Rusya lideri Vladimir Putin ile yapacağı görüşme öncesinde Washington’un Moskova ile çatışma aramadığını, aksine istikrarlı ilişkilerden yana olduğunu belirtti. Biden, aynı zamanda Avrupa’nın güvenliğine yönelik iddia edilen meydan okumalara da yanıt vermeye hazır olduğunu vurguladı.
Cenevre’de 16 Haziran’da yapılması planlanan Rusya-ABD zirvesine ve öncesinde Brüksel’de 14 Haziran’da planlanan NATO Zirvesi’ne geri sayım sürerken ABD Başkanı Joe Biden’den kritik bir açıklama geldi.
Washington’un Moskova ile çatışma aramadığını, aksine istikrarlı ilişkilerden yana olduğunu ifade eden Biden, aynı zamanda Avrupa’nın güvenliğine yönelik iddia edilen meydan okumalara da yanıt vermeye hazır olduğuna dikkat çekti.
‘Birlik olmaya devam edeceğiz’
Biden’in Washington Post için bu bağlamda kaleme aldığı makalede, “Vladimir Putin ile Cenevre’de, dünyayı ABD ile aynı perspektiften gören, bağlarımızı ve ortak hedeflerimizi yenileyeceğimiz dostlar, ortaklar ve müttefiklerimizle üst düzey görüşmelerin ardından bir araya geleceğim. Rusya’nın, Ukrayna’daki saldırganlıkla başlayan Avrupa’nın güvenliğine yönelik meydan okumalarına karşı birlik olmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verildi.
‘Demokratik değerleri koruma’ konusundaki kararlılığını dile getiren, ayrıca Putin ile insan hakları ve seçimlere ‘müdahale’ konularını tartışma sözü veren Biden, aynı zamanda Rusya ile ‘çatışma aramadığını’ vurguladı.
Stratejik Saldırı Silahlarının Yasaklanması Anlaşması’nın (START-3) uzatıldığını anımsatan ABD Başkanı, “Rusya ile stratejik istikrar ve silah kontrolü gibi konularda çalışabileceğimiz, istikrarlı ve öngörülebilir ilişkiler istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Putin: Olumlu sonuçlar bekliyorum
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin daha önce Joe Biden ile yapacağı görüşmede Rusya ile ABD arasındaki ilişkileri normalleştirmenin yollarını bulmaya çalışmak gerektiğini ifade etmişti.
Görüşmeye ilişkin beklentilerini dile getiren Putin, “Olumlu sonuçlar bekliyorum. Rusya-ABD ilişkilerini normalleştirmek ve sadece ülkelerimizin değil, tüm uluslararası topluluğun karşı karşıya olduğu sorunları çözmek için yeni adımları atmaya yönelik koşulların oluşmasını umuyorum” demişti.