Sivil toplum kuruluşlarından ve iktidara yakın medyadan da yoğun itirazlar geldi, bu düzenlemeye… Neden mi?
Çünkü kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanının önlenmesine yönelik yaptırım kararlarını alacak ve uygulanmasını isteyecek olan devletler, aynı zamanda bugüne kadar terörün içinde olan, teröre destek veren, darbeleri destekleyen, ülkemizin kalkınmaması için çaba gösteren ülkeler; ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa…
Bu halde biz BMGK daimi üyesi bu 5 devlete nasıl güveneceğiz?
Tamam, kitle imha silahlarının yayılması, finansmanının önlenmesi elbette sağlansın!
Tamam, teröre, şiddete, katliamlara yüzbinlerce kere ‘hayır’!
Ama karanlık senaryolara imza atan, hemen sınırımızda terör devleti kurmak isteyen, ülkemizde darbeler yaptıran, 15 Temmuz gibi alçak ve hain darbeye destek veren, ülkemizi işgal girişimine destek olan aynı bu güçler, bu devletler değil mi?
O halde bu devletlerin aldıkları kararlara nasıl güvenip bu adımları atacağız?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bundan önce STK’ların hassasiyet gösterdiği bazı düzenlemeleri, kanun tekliflerini imzalamadığını, bir daha görüşülmesini istediğini biliyoruz.
Erdoğan, bu düzenlemeyi de baştan aşağı bir kez daha inceletir mi? Bekleyip göreceğiz…
YARDIM KURULUŞLARINA BÜYÜK GÖZALTI!
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanının önlenmesine yönelik yaptırım kararlarının uygulanmasına ilişkin usul ve esasları içeren düzenleme…
Meclis tatile girmeden hemen önce benimsenen teklifin neler içerdiğine kısaca bakalım;
* Kanun teklifiyle, yardım toplama faaliyetlerine muazzam kısıtlamalar, yasaklamalar ve engeller, müeyyideler ve büyük cezalar getiriliyor.
* Yardım derneklerini de içine alan sivil toplum kuruluşlarına sert tedbirler ve önlemeler geliyor.
* BMGK’nın kararlarına konu kişi veya kuruluşların veya bunlar tarafından doğrudan veya dolaylı olarak kontrol edilen ya da bunların adına veya hesabına hareket eden kişi veya kuruluşların Türkiye’de bulunan mal varlığının, deniz ulaşım araçlarının dondurulması veya yasaklama kararları ile bu kararların kaldırılması kararları, Cumhurbaşkanı’nın Resmi Gazete’de yayımlanan kararıyla gecikmeksizin uygulanacak.
* BMGK’nın önerisi üzerine kurum ve kuruluşların Türkiye’deki mal varlıkları, Cumhurbaşkanı’nın Resmi Gazete’de yayımlanan kararıyla gecikmeksizin dondurulacak.
* Yasaklama kararları ilgisine göre yetkili kamu kurum ve kuruluşları tarafından derhal yerine getirilecek.
***
Kısacası, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi cenderesinde, yardım kuruluşlarına büyük bir gözaltı ve vesayet söz konusu…
SÜLEYMAN ÇALIŞKAN AĞABEYE RAHMETLE…
Süleyman Çalışkan…
* Milli Nizam Partisi (MNP) Kadıköy Gençlik Kolları Başkanı, Milli Selamet Partisi (MSP) Adana Merkez İlçe Başkanı, Refah Partisi (RP), Fazilet Partisi (FP) Genel İdare Kurulu (GİK) üyeliği ve Saadet Partisi Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi.
* İnşaat mühendisi ve ilahiyatçı.
* İlahiyat okuduğu dönemde arkadaşları arasında, çevresinde çok ateşli konuşmaları ile nam saldı. Bu dönemlerden arkadaşları Ali Rıza Demircan, Ali Bulaç, Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk ve Prof. Dr. Zekeriya Beyaz.
* Kısa süre öğretmenlik ve mühendislik yaptı.
* Kendisini üç kelimeyle ifade etmek gerekirse; istikrar, kararlılık ve teslimiyet.
* Kararlıdır; en çok bilinen özelliklerinden biri Türkçeyi düzgün kullanma ısrarıdır.
* İstikrarlıdır; normalde sorumlu olunan il’e ayda bir kez gitmek yeterli iken, O sorumlu olduğu Gaziantep, Mersin’de her hafta kesintisiz İl Yönetim Kurulu toplantısına katıldı, yıllarca.
* Teslimiyet sahibiydi; dava bağımlısıydı.
* Milli Görüş’ün yılmaz savunucusuydu.
* Bildiği doğruları, her şartta savundu.
* Mütevaziydi… Düzgündü… Dimdikti…
* İlkesiz, karaktersiz adamlardan hiç hoşlanmadı…
* “Allah’ın dediği olur…” cümlesi en zor anlarda kullandığı teslimiyet cümlesiydi. Bu cümleyi sık sık kullanırdı.
* Tüm insanların fikirlerine değer verirdi, dinlerdi. İlginçtir; bazen en önemli kararı 8 yaşındaki bir çocukla istişaresi sonucu almıştır…
* Binlerce aileye iş, aş, istihdam imkânı sağlayan Süleyman Çalışkan, Adana’nın en sevilen ve sayılan işadamlarındandı.
* “Milli Gazete Günü” kapsamında, Genel Yayın Yönetmenimiz Mustafa Kurdaş’la birlikte gittiğimiz Adana’da hoş sohbetinde bulunmuştuk. Vizyonu ve bakış açısı genişti.
***
Süleyman Çalışkan ağabey dün rahmet-i Rahman’a kavuştu.
Başta Necmettin Çalışkan olmak üzere tüm aile fertlerine başsağlığı temennilerimi iletiyorum. Sabr-ı cemil niyaz ediyorum.
Mekânı cennet olsun. Peygamberimiz Efendimize (s.a.v.) komşu olsun. Âmin.
KOCA KOCA ADAMLAR, GERÇEĞİ NASIL SAKLADILAR!
TV ismi, program ismi, programa katılan kelli felli isimleri vermeyeceğim. Zaten hepsi hemen hemen her gün başka ekranlarda konuştuğu için hepiniz tanıyorsunuz bu isimleri. Aralarında genel yayın yönetmeni var, gazete temsilcisi var, rektör var, kamuoyu araştırmacısı var, siyaset bilimci var. Var oğlu var. Asgari ücreti, çalışana zammı, denk bütçeyi konuşuyorlar. Şöyle bir kulak vereyim dedim. Bir tanesi de çıkıp, “Yahu, bu memlekette çalışana, memura, emekliye yüzde 300’lere varan zam yapan bir Başbakan vardı. Bu memlekette denk bütçe yapan bir Başbakan vardı. O isim de Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’dı…” demedi, diyemedi… İsmini cismini yakından tanıyorsunuz; kamuoyu araştırmacısı olan isim, Süleyman Demirel’in TBMM’deki konuşmasında ‘denk bütçe’ polemiğini gündeme getirdi ama “Erbakan Hoca’nın, Cumhuriyet tarihinde denk bütçe yapan nadir başbakanlardan olduğunu” her nedense zikredemedi! Ben de ekran karşısında bir yandan bu isimlerin tartışmalarına dalıp giderken, hem şaşırdım, hem de hayretler içinde kaldım…
