Cuma, Mart 29, 2024

Son Haberler

İlgili Yazılar

Rockefeller’in öngörüsü ve insanlığın sağduyusu

Corona günlerinde şeriat provalarına şahit oluyoruz.

Virüsün jeopolitiği kitabını yazdım, biraz da virüsün politize edilmesinden, yani iç siyasetlere etkisinden söz edeyim.

Bizden başlayalım.

Bakınız, komplo teorisyeni olarak damgalanacağımı, hali hazirda muhtemelen damgalanmış olduğumu tahmin ediyorum.

Ancak dilimi, ya da kalemimi tutamıyorum.

Dünyada başlayan virüs önlemlerinin leitmotifine dikkat ediyorum son günlerde.

Üniformalı kişilerce “Kafaya sıkılan” ateş ölçer, insanların ağzını burnunu kapatan “nefes alamıyoruz” maskeleri, evde kalın “sokağa çıkma yasağı” türünden uygulamalar.

Yani otorite her kim ve neyse, ona koşulsuz uyulmasını öngören “sıhhi” önlemler.

Gerekli mi?

Evet gerekli tabii, ancak bunlar aynı zamanda iktidarların rüyasında bile göremeyeceği ayrıcalıklı baskı uygulamaları.

Ayasofya’nın açılışında uygulanmayan önlemler, baroların eylemlerinde, çevre ve kadın hakları protestolarında uygulanıyor.

İdarenin bu işi kendi yararına yönettiği apaçık ortada.

Virüsün membaı olan Amerika’ya dönersek, şu anda Google’da bulamayacağınız bazı belgeleri anlatmak isterim.

Bu arada Bill Gates de ilk kez hakkındaki iddialara yanıt vermek zorunda kaldı ve “insanlara çip takmayı savunmadım”, “virüsle ilgim yok” dedi.

Aynı “Lockstep 2010 Scenario” (Sıkıyönetim 2010 Senaryosu) gibi onun bizzat çip takılmasını ve dünya nüfusunun azaltılmasını savunduğu videoları da anında internetten temizlendi. 

Bu iddialar “fake news” ve

Virüsün Rockefeller Vakfı tarafından 10 yıl önce nasıl bilindiğini, “Lockstep 2010” daha önce yazmıştım.

İşte bu belgelerle ilgili yeni bazı detaylar ortaya çıktı.

Lockstep 2010 Senaryosu’nun 18’inci sayfasında bir matriks var.

Dörde bölünmüş bir çerçeve içinde, yatay eksende “Uyum Kapasitesi” var.

Dikey eksende ise “Siyasi ve Ekonomik Hizalanma” ölçütü bulunuyor.

Sol üst köşede “Lockstep” yani sıkıyönetim durumu var. Bunun altında aynen şunlar yazıyor: “Dünyada yukarıdan aşağı sıkı hükümet kontrolü ve otoriter liderlik. Yurttaşlık haklarının geri götürülmesi ve yeniliklere kısıtlama getirilmesi.

Sol alt köşede ise “Hack Attact” (Yani siber korsanlık) yazıyor. Bunun altında ise “Ekonomik olarak istikrarsız ve şoka eğilimli bir dünya.  Hükümetlerin güçsüz, suçluların şımarık ve tehlikeli yeniliklerin (innovations) olduğu bir ortam.” Yazılı.

Sağ üst köşede, “Clever Together” (yani birlikte akıllı olmak) yazıyor. Burada da “Çok iyi koordine edilmiş ve başarılı stratejiler ile acil ve sabit küresel sorunlara çareler üreten bir dünya.” Projeksiyonu var.

Sağ alt köşede de, “Smart Scramble” (yani akıllı karışıklık/karıştırma/mücadele) yazıyor. Bunun altında da, “Ekonomik çalkantılar yaşayan bir dünyada, birey ve toplumların bir çok büyüyen soruna karşı kendi yerel ve eğreti çarelerini üretmeleri” diyor.

Matrikste kareleri dörde bölen ok yukarıda olduğunda, “Siyasi ve Ekonomik Hizalanma” kriteri güçlü, aşağıda olduğunda ise zayıf oluyor.

Okun ucu ortadan sağa doğru gittiğinde ise, “Uyum Kapasitesi” yüksek, sola gittiğinde “düşük” oluyor.

Yani sıkıyönetim uygulandığında “siyasi ve ekonomik hizalanma” (yeni dünya düzeni de denebilir) güçlü oluyor. Uygulanmadığında ise zayıf.

Bill Gates ve Davos’un meşhur Event201 tatbikatında da

İşte Rockefeller ve Bill Gates gibilerin küresel krize bulduğu çözüm bu.

John Hopkins tarafından Gates ve WEF tarafından düzenlenen Event 201 , şu anda yaşadığımız pandeminin simülasyonundan oluşuyordu:

Johns Hopkins Sağlık Güvenliği Merkezi, Dünya Ekonomik Forumu ve Bill ve Melinda Gates Vakfı ile ortaklaşa 18 Ekim 2019’da New York’ta üst düzey bir pandemi tatbikatı olan Event 201’e ev sahipliği yaptı . Pandemiye yanıt arayan Tatbikat, büyük ölçekli ekonomik ve toplumsal sonuçları azaltmak için sıkıyönetim, sansür ve kamu/özel sektör ortaklıklarının gerekli olacağı alanları ortaya koydu.

Tüm bunlardan ortaya çıkan, insanlığın nasıl kontrol edileceği – popülasyonun nasıl azaltılacağı – en iyi öjeni – ve küçük “Derin Karanlık Elit” in nihayetinde bir maske, sosyal (nedense fiziksel değil ama ‘sosyal’) mesafe, birbirimizle konuşup bir araya gelmekten kaçınmak.

Uygunsuzluk cezalandırılır. Karantinaya girmeyi reddetmek – yani tecrit etmek – bazı ABD eyaletlerinde ayak bileği monitorları kullanılıyor.

Görünmez bir düşman –   bir virüs – hayatımızı tehdit eden bu korkudur, bu yüzden bizi inandırırlar ve inananları inanmayanlardan ayırırlar ve propagandaya inanmayanları nefret nesnelerine dönüştürürler.

Bunun için Amerika ve Türkiye’de, ve daha pek çok ülkede otoriter liderlikler devreye girer ve giriyor. Gizli ajandalar işte böyle su yüzüne çıkabiliyor. Rockefeller’in istediği de bu zaten. 

DÜNYA EKONOMİSİNİN YOK EDİLMESİ
Peter Koenig ekonomist ve jeopolitik bir analist. Aynı zamanda bir su kaynakları ve çevre uzmanı. 30 yılı aşkın bir süredir Dünya Bankası ve Dünya Sağlık Örgütü ile çalıştı. ABD, Avrupa ve Güney Amerika’daki üniversitelerde ders vermekte. Çok sayıda inceleme ve araştırma kitabı var.

İşte Koenig, son yazısında virüsün getirdiği ekonomik krizi ele alıyor.

Alıntılıyorum:

“Bu arada, dünya ekonomisi çöküyor, iflaslar patlıyor – ve  işsizlik ABD’de bile yüzde 32 ile, insanlık tarihinde hiç görülmemiş  – 1929-33 arasındaki en kötü krizi (yüzde 25 işsizlik) çok aşarak bilinmeyen boyutlara yükseliyor. Ve henüz buzdağının tamamını görmedik.

Altı aydan fazla bir sürenin ardından, ILO (Uluslararası Çalışma Ofisi) dünya çapında yaklaşık yarım milyar insanın işsiz veya az istihdam edildiğini bildiriyor. Bunlardan, şaşırtıcı bir şekilde 267 milyon genç (15-24 yaş) istihdam, eğitim veya öğretimde değildir ve daha birçoğu standartların altında çalışma koşullarına katlanmaktadır.

Küresel Güney’de – ya da sözde gelişmekte olan ülkelerde, işgücünün% 60 ila% 70’i gayri resmi çalışıyor, sosyal güvenlik ağında değiller. İnsanlar kendi başlarına. Karantinaya hapsedilemezler – Kendileri ve  aileleri için karın tokluğuna iş aramak zorundalar. Kıtlık zaten çok yaygın. Ve kıtlık yüzünden ölüm rapor edilmez ya da sadece Covid-19’a atfedilir, şeytani ustaların istatistikleri “devreye girer”.

2020 ve sonrasındaki krizin zirvesinde – ILO 2 milyar insanı öngörüyor – dünyadaki toplam işgücünün% 58’i işsiz ya da eksik istihdam altında olabilir (dünya toplam işgücü 2019: 3.46 milyar). Yaygın medya, yoksulluk, kıtlık, sefalet ve umutsuzluk hakkında – Covid dışındaki sayısız hastalığın getirdiği ölümler hakkında, daha ziyade beslenme ve sağlık hizmetleri eksikliği, umutsuzluk ve nihayetinde intihar ile ilgili ne diyor?

Dünya Gıda Programına göre yılda yaklaşık 9 milyon insan kıtlık ve açlıkla ilgili nedenlerden ölmektedir. Bu rakam, birçoğu ölebilecek 1.5 ila 2.0 milyar kıtlığa karşı korunmasız insana fırlayabilir – ve muhtemelen de artacaktır. Covid nedeniyle veya daha ziyade propaganda güdümlü Covid korkusu nedeniyle. Uygarlığımızın kuantum değişikliğine neden olabilecek uydurma bir krizin ahlaksız yönetimi söz konusu.

YENİDEN YAPILANDIRMA TOPLULUĞU
Düşüncelerimiz artık hastalığa, covid’e, koronaya veya bu Korku Virüsü olarak adlandırmak istediğiniz her şeye değil, toplumumuzu, topluluğumuzu, ekonomimizi, sosyal dokularımızı – sosyal uyum sistemimizi yeniden inşa etmeye odaklanmalıdır . Biz sağlıklıyız. Tecrit bizi hasta ediyor. Maskenin arkasında yaşamak bizi hasta ediyor. Korku bizi hasta ediyor. Bu ıssızlığı getiriyor – ve ıssızlık bizi hasta ediyor. İnsan olarak ortak geleceğimizle ilgilenmeliyiz. Size görünmeyen Derin Karanlık Devlet’in nüfuz etmesine izin vermeyin, sizi manipüle etmek onların Yeni Dünya Düzeni.

Neoliberalizmin, vahşi kapitalizmin, sınırsız kâr düşüncesinin, sonsuz tüketiciliğin, birçoğu asla yenilenemeyen ve sonsuza dek gitmeyen kaynakların israf edilmesini önleyerek, adil ve ahlaklı yeni bir toplum inşa edilebilir hala.  

DIŞ BORÇ MAKİNASI
Covid’in yok ettiği ekonomileri yeniden ayağa kaldırmak ve yeniden inşa etmek için, hükümetler üretken sektörleri kurtarmak ve vatandaşları hayatta kalmaları için sübvanse etmek zorunda. Bunu yapmak için, yerel para ile borçlandırarak kurtarma, hükümet müdahalelerinin gerçekleştiği güney veya kuzeydeki tüm ülkelerde kullanılır.

Küresel Kuzey’de IMF “kurtarma paketi” isteyen bir ülke yok.

Küresel Güney’de ise, bazı “garip nedenlerle” IMF ve Dünya Bankası, ülkeleri “kurtarmak” için yabancı parayla geliyor. Başka bir deyişle, bu hükümetler yerel borçlarını yerel olarak yönetmek için egemenlik haklarından vazgeçiyorlar. Bunun yerine, yabancı krediler için IMF/DB’na isteyerek – belki baskı altında – başvuruyorlar. 

Dış borcu yerel borçla ödemeye çalışırlar, böylece dış borçlarını artırırlar ve sadece döviz ve dış borç servisi bağımlılığı yaratmazlar, aynı zamanda yerel borçlarını dahili olarak yönetirlerse maruz kalmayacakları bazı koşulları da kabul ederler. 

Birkaç ay önce IMF yaklaşık bir trilyon dolarlık özel bir Covid kurtarma fonu kurdu e Küresel Güney’den en az 60 ülke bu tür “kurtarma paketleri” için zaten başvurmuştu. Bu kurtarma operasyonlarının tümü, genel varlıkların ve hizmetlerin kitlesel olarak özelleştirilmesinin yanı sıra, hidrokarbonlar, mineraller gibi doğal kaynakların kullanılması için imtiyazlar ile birlikte gelir. En önemlisi, en son yarı gizli kurumsal devralma ve bir kamu malından özel mülkiyete ait bir metaya dönüştürülen SU’dur . Batılı şirketler tarafından özelleştirilecek su, tüm yaşamın bağlı olduğu su. 

Suyun özelleştirilmesi, bir nüfusun, özellikle de ülkenin yoksul kesimlerinin son darbesidir. 

DIŞ BORÇ ALTERNATİFLERİ – DIŞ BORÇ YERİNE YEREL/ULUSAL BORÇ KULLANIMI
Korona krizinden kaynaklanan borçların çoğu, ulusal olarak sahip olunan merkez bankaları ve ulusal kamu bankaları tarafından yerel olarak yaratılan yerel borçtur (FED, basit bir kavram için karmaşık bir terim olan QE – Parasal Nicel Rahatlatma). Yerel endüstrileri, yerel iş gücünü – sosyal güvenlik ağlarını, halk sağlığı planlarını ve daha fazlasını inşa etmekle yükümlüdürler. Özerk ulusal hükümet, IMF veya DB’yi değil, hissedarlar için, kâr için çalışan Wall Street’e bağlı özel bir bankayı değil, hükümet tarafından “kurtarılan” birey ve kuruluşların borç alma koşullarını belirler.

Dış borç, çoğunlukla dış ticaretle bağlantılıdır. Bazıları, önemli malların ithalatı için gerekli olabilir – gıda, ilaç, yedek parçalar ve daha fazlası. Ancak, bir ülke, dış borcunu artırmadan önce döviz rezervlerini mümkün olduğunca kullanmak isteyebilir.

Yabancı para birimlerinin kullanımını daha iyi kontrol etmek için, egemen bir merkez bankası geçici bir çift ​​para sistemi getirebilir – yerel ekonomi için yerel bir para birimi ve dış ticaret için kullanılacak daha değerli bir uluslararası para birimi (ve ithalat ikamesini teşvik etmek) – Böylece, döviz kullanımının kontrol edilmesi – yani potansiyel olarak dış borç. Bu kavramı uygulamak için iyi bir örnek, 1984 yılına kadar ikili sistemi kullanan Çin’dir. 

Yerel ekonomiyi yeniden inşa etmek ve yükseltmek için basit bir kavram , ulusal ekonomi ve halkın refahı için çalışan ulusal özerk bir merkez bankası tarafından izlenen yerel / ulusal paralı yerel bir kamu bankacılık sistemi aracılığıyla yerel tüketim için yerel üretimdir. kendi kendine yeterliliği sağlamak. 

Ulusal özerkliğin üç temel direği gıda, sağlık ve eğitimdir. – Dış ticaret aynı ideolojiyi paylaşan dost uluslarla yapılacaktır.

Bütün bunlar kolay yapılamayabilir ve bir gecede olmayabilir. Bununla birlikte, özerk bir ulusal ekonomiyi yeniden inşa etmenin tek yolu, dolar egemenliğinin ulaşamayacağı, küreselleşmye dur denilmesi ve dolarların azaltılmasıdır. Covid’den sonra ve özellikle de dolar hegemonyasının düşmesinden sonra yeni bir seçenek mümkün. “

Evet uzun bir alıntı oldu ama epey ufuk açıcı ve şu günlerde asıl gündemimiz olması gereken ekonomiye de yeni bir soluk getirici bir yazı.

Zaten tüm bu iç kargaşalık çabalarının altında ekonomik krizin unutturulmak istenmesi yok mu?

İşte uzmanından geçerli bir öneri.

Ben komplo teorilerine karşıyım.

Çünkü komplo teorileri, aslında o komployu yaratanlar tarafından ortaya atılır ve komploya direnmenin anlamsız olduğunu önerir.

Oysa dünya tarihi yapılmak istenen ve bozulan komploların öyküleriyle doludur.

KAYNAK:Global Destruction, The COVID-19 Lockdown: Economic and Social Impacts

Popüler Yazılar